| Doğrusu, önceden sana verdiğim isim gerçek ismim değildi. Çok özür dilerim. | Open Subtitles | انا آسفَة ، لكِن الإسم الذي أعطيتُكَ إيّاه كانَ مزيّفاً |
| Bu adil görünmüyorsa özür dilerim. | Open Subtitles | آسفَة إن كان هذا لا يبدو عادلاً. |
| Sana söylemediğim için çok özür dilerim anne. | Open Subtitles | أنا آسفَة جدًا .لأني لم أُخبرك يا أمي |
| Gittiği için Üzgünüm ama evli adamlarla yattığın zaman başına bunlar gelir. | Open Subtitles | آسفَة عن رحِيلة، ولكن هذا ما يَحدث عندما تنامين مع الرجَال المتزوجيِن. |
| Sana bebeğinden vazgeçmeni söylediğim için çok Üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفَة لأنني أخبرتُكِ أنتتخلّينعن الطفِل. |
| - Rahatsızlık için Üzgünüm, beyefendi. | Open Subtitles | أنا آسفَة على إزعاجُك سيدي. لا تهتمي. |
| Çok özür dilerim. | Open Subtitles | .أنا آسفَة جدًا |
| Bak, özür dilerim. | Open Subtitles | أنت. أنا آسفَة. |
| Aman Allah'ım, çok özür dilerim. Aman Allah'ım! | Open Subtitles | يا إلهي، أنا آسفَة. |
| Biliyorum, özür dilerim. | Open Subtitles | غبتي عن ثلاث حصص، يا (نيكي). أعلم، أنا آسفَة. |
| Özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفَة. |
| Özür dilerim. | Open Subtitles | آسفَة. |
| Özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفَة. |
| Seni incittiği için Üzgünüm. | Open Subtitles | آسفَة على شخصيّتي، وأنّه أضرّك. |
| Zincirler için Üzgünüm. | Open Subtitles | آسفَة بخصوص القُيود |
| Tanrım, Üzgünüm. | Open Subtitles | يا إلهي أنا آسفَة |
| Üzgünüm, Beecher'la görüşebilmen için müdürü ikna edemedim. | Open Subtitles | آسفَة لعدَم تمكني من إقناع الآمِر ليدعكَ ترى (بيتشَر) |
| Sana karşı oy verdiğim için Üzgünüm. | Open Subtitles | آسفَة لأنني صوتّ ضدّك. |
| - Üzgünüm ama öyle. | Open Subtitles | - آسفَة لكنهُ قد فعَل |
| - Hayır, Üzgünüm. | Open Subtitles | - لا، أنا آسفَة |