Adam için üzgünüm ama söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | أنا آسف حيال مقتله لكن ليس لديّ شيء أقوله |
Söylemiştim ya, dün akşam olanlar için üzgünüm. Onu kontrol edemiyorum Gordon, anlıyor musun? | Open Subtitles | أخبرتك أنني آسف حيال تلك الليلة ولكني لا أسيطر عليها |
Her şey için üzgünüm, tavrım için, isteksizliğim için. | Open Subtitles | آسف.. آسف حيال كل شيء، تصرفاتي وقلة رغبتي بالمضاجعة.. |
Cece, Kusura bakma ama ayağa kalkacağım ve penisimi göreceksin. | Open Subtitles | و يا سيسي ، أنا آسف حيال هذا لكني سأقف وسترين أيري ، وحينما أمشي خارجا |
Baban için özür dilerim. Bunun sorumluluğunu kabul ediyorum. | Open Subtitles | آسف حيال والدكِ أنا أتقبل مسئوليتي عن هذا |
Kusura bakmayın Komutan, biz mevkilerimize geçelim ki, üzerimize düşeni yapalım. | Open Subtitles | آسف حيال هذا يا قبطان، فقط أوصلنا لمحطتنا وسنقوم بعملنا بأنفسنا |
Lou için üzüldüm. Bu işteki en sağlam adamlardan birisiydi. | Open Subtitles | آسف حيال "لو" , حتى الأشداء كانوا سيفعلون مثله |
Ama malesef, senin ölme zamanın geldi. Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | لكن لسوء الحظ، ذلك يعني أنّ وقت موتك قد حان، آسف حيال ذلك. |
Bak, Jake. Wendy olayı için üzgünüm ama yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | اسمعني، أنا آسف حيال أمر (ويندي) ولكن ليس بيدي حيلة حيال هذا |
Seni uyuşturmamız gerekiyordu. Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | كان علينا أن نـُخدرك آسف حيال هذا |
Bunun için üzgünüm. Bütün gün mahkemedeydim. | Open Subtitles | آسف حيال كوني في المحكمة طوال اليوم |
Biraz manipülatifti biraz da duygusal etki yaratmış olabilir bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | ...كان مَقْطعاً مُتلاعِباً ...وكان ذلك نوعاً ما بسبب ردة فعل عاطفية وأنا آسف حيال ذلك |
Kilisede olanlar için üzgünüm Chapel. | Open Subtitles | آسف حيال ما حدث في الكنيسة يا تشابل. |
Bunun için üzgünüm gündelik konuşma kısmını kapatıp onu ilginç ve tırıvırı bilgiler vermesi için yönlendirmiştim. | Open Subtitles | نعم، آسف حيال هذا. لقد أبعدتها عن اللغة العاميّة ووجهتها نحو "الحقائق الممتعة" والحكايات السخيفة. |
Aileniz için üzgünüm bayan. | Open Subtitles | آسف حيال والديك |
Cece, Kusura bakma ama ayağa kalkacağım ve penisimi göreceksin. | Open Subtitles | و يا سيسي ، أنا آسف حيال هذا لكني سأقف وسترين أيري ، وحينما أمشي خارجا |
- Fişi kaybettiğim için Kusura bakma. - Takma kafana. Herkes unutuyor. | Open Subtitles | ـ آسف حيال نسيان بطاقتي، يا رفيقي ـ لا تقلق، الجميع يفعل هذا |
-tamam, sadece sana yardım etmeye çalışıyorum Kusura bakma ben sadece... | Open Subtitles | دعني أساعدك آسف حيال ما حدث، أنا فحسب... |
Önceden dediğim şey için özür dilerim. Hayatım sensiz daha iyi olmazdı. | Open Subtitles | أنا آسف حيال ما قلته بالسابق لَن تكن حياتي أفضل حالاً مِن دونك. |
Teşekkürler, dostum. Olanlar için özür dilerim. Fındığı biraz fazla kaçırdım da. | Open Subtitles | شكراً لك، أيها البطل آسف حيال هذا, أصبحتُ مجنوناً قليلاً. |
İçki dolabındaki kilit için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف حيال ذلك القفل في غرفة الكحوليات |
Kusura bakmayın millet, arıza yaptı. | Open Subtitles | آسف حيال التوقف، يا رفاق. لن يطول الأمر طويلاً. |
Hayır. Bakın, bu kadına olanlara gerçekten üzüldüm. | Open Subtitles | لا انا حقاً آسف حيال هذه الفتاه |