| "Kız, ona tenezzül etmeyecek biri olmasına rağmen nedense ona gülümsedi. | Open Subtitles | و بارغم من ذلك إنها بعيدة عن مستواه بسبب غير معروف أبتسمت له |
| Kız omuzlarının üzerinden bakıp gülümsedi ve asker de "Hoşçakal Yanki." dedi. Ya da buna benzer bir şey. | Open Subtitles | أبتسمت لى الفتاة من فوق كتفها، أما الجندى فقال لى : "وداعاً أيها الأمريكى"، أو ما شابه |
| Tuhaf bir şekilde gülümsedi. | Open Subtitles | أبتسمت بطريقة غريبة |
| (Kahkahalar) "Ve sonra yanımdaki çocuğa baktın, Gülümsedin ve sepetine uzanarak bir lolipop çıkardın ve çocuğa tutarak dedin ki, 'Yanında duran bu güzel kadına bir lolipop vermelisin.'" Ve dedi ki, "daha önce hiç bu kadar çabuk utanan birini görmemiştim. | TED | (ضحك) "وبعدها نظرت الى الرجل بجواري، ثم أبتسمت و أخرجت من حقيبتك مصاصة، وأعطيتها له وقلت، عليك أن تعطي هذة المصاصة للمرأة الجميلة التي بجوارك" و قالت "أنه أسرع شخص رأيته يتم احراجه في حياتي" |
| -Ben şimdi gülümsedim mi sana? | Open Subtitles | هل أبتسمت لكِ للتو؟ |
| Şimdi de bana gülümsediğini ve hisleri olduğunu söyleyeceksin. | Open Subtitles | أجل , فى المرة القادمة سوف تخبرنى أنها أبتسمت وعندها العواطف |
| Güzel. Söyler misiniz, Norma Restarick hiç gülümser miydi? | Open Subtitles | حسنًا ، أخبريني هلى سبق و أن أبتسمت الأنسة ريستارك على الإطلاق .. |
| Tuhaf bir şekilde gülümsedi. | Open Subtitles | أبتسمت بطريقة غريبة |
| Bana gülümsedi. | Open Subtitles | لــقد أبتسمت لـي. |
| Çocuk bana gülümsedi. Gel oğlum. Cici. | Open Subtitles | أبتسمت لى تعال هنا |
| Bunu gördünüz mü? Bana gülümsedi. | Open Subtitles | أنظر إلى هذا لقد أبتسمت لى |
| Hatırlıyorum da, bir keresinde, hafta sonu için arabayla Santa Barbara'ya gidiyorduk, ve... o sadece bana gülümsedi, ve, düşündüm ki, dostum, hayatımın geri kalanını bu kadınla geçirebilirdim. | Open Subtitles | أذكر تلك المرة حين كنا نقود إلى ...سانتا باربرا" من أجل قضاء العطلة ثم" أبتسمت لي, و قلت بمكاني قضاء بقية حياتي مع تلك المرأة. |
| Mitsuko gülümsedi! | Open Subtitles | ! هه ، لقد أبتسمت ميتسوكو |
| Bana bakıp gülümsedi ve daha önce hiç hissetmediğim bir şey hissettim. | Open Subtitles | و نظرت الي... . أبتسمت... |
| gülümsedi! | Open Subtitles | لقد أبتسمت |
| Bana gülümsedi. | Open Subtitles | لقد أبتسمت لى |
| Gülümsedin! | Open Subtitles | لقد أبتسمت |
| # Gülümsedin # | Open Subtitles | لقد أبتسمت |
| # Gülümsedin # | Open Subtitles | لقد أبتسمت |
| Ama seni kurtarmak için gülümsedim ve rol yaptım, Saul. | Open Subtitles | لكننى أبتسمت وزيفتها (لكي أنقذك يا (سول |
| Hayır, şimdi söylediniz de, annesinin ölümünden sonra Norma'nın gülümsediğini hiç görmedim. | Open Subtitles | و بما أنكَ ذكرت ذلك ؛ فلا أذكر بأن نورما قد أبتسمت قط منذ حادث الوفاة |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 