| Peru hükümeti tarafından hükümet binasının bombalanmasıyla ilgili aranıyor, hırsızlık ve tarihi eser çalma ve kaçakçılığı suçlarından hiç bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | إنّها مطلوبة من قبل الحكومة البيروفيّة لصلتها بتفجير مبنى حُكومي، ناهيكِ عن سرقة وتهريب قطع أثريّة مسروقة. |
| Ve Spruce Goose da tarihi bir eser sayılıyor. | Open Subtitles | و"أوزة شجرة التنوب" قطعة أثريّة تاريخيّة مُعتمدة. |
| Tarihi eser gibi bir şey. | Open Subtitles | قطعة أثريّة من نوعٍ ما. |
| Antika bir gardrop. | Open Subtitles | إنها خزانة أثريّة |
| Bu kanepe klasik bir Antika. | Open Subtitles | هذه الأريكة أثريّة تقليدية |
| - Antika bir parça. | Open Subtitles | ـ قطعة أثريّة |
| İnkalılardan kalma bir tarihi eser taşıyormuş. | Open Subtitles | -قطعة (إنكا) أثريّة قديمة . |
| - Antika bu. | Open Subtitles | -إنها أثريّة |