| Sadece seninle konuşmaya çalışıyorum, lütfen bunu bu kadar abartma. | Open Subtitles | أنا أحاول التحدث معك لكي لايحاول أي معتوه خداعك |
| Şununla oynamayı kes. Tamam mı? seninle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | كُفّ عن العبث بذلك حسناً، أحاول التحدث معك |
| Son 20 dakikadır seninle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | كنت أحاول التحدث معك في العشرين دقيقة الماضية |
| Birkaç gündür sizinle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول التحدث معك في الأيام القليلة الماضية. |
| Birkaç gündür sizinle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول التحدث معك في الأيام القليلة الماضية. |
| Biliyorum, ama buraya geldiğimizden beri seninle konuşmaya çalışıyorum ve asla müsait değilsin. | Open Subtitles | أعلم، لكنني كنت أحاول التحدث معك عن هذا منذ أن أتينا إلى هنا -وأنت لا تتفرغ أبداً |
| seninle konuşmaya çalışıyorum, aynen Sarah'ın evinde seninle konuşmaya çalıştığım gibi ve yine aynen seni buraya gelirken on kez aradığımda seninle konuşmaya çalıştığım gibi. | Open Subtitles | حسنا، أنا أحاول التحدث معك (كما حاولت عندما غادرت منزل (سارا كما حاولت عندما اتصلت بك 10 مرات في طريقي الى هنا |
| Sadece seninle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | فقط أحاول التحدث معك |
| - Burada seninle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | - أحاول التحدث معك هنا |
| seninle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | - أني أحاول التحدث معك - |
| Bu kadar yeter artık, Bay Adamian! sizinle konuşmaya çalışıyorum! | Open Subtitles | يكفي هذا الآن يا سيد (داميان) أنا أحاول التحدث معك |