| Gelecekteki karımı hayal kırıklığına uğratmak istemem, değil mi? | Open Subtitles | بالتاكيد لا اريد ان أحبط زوجتي المستقبلية الآن , أليس كذلك? |
| Ve onu hayal kırıklığına uğratmaya devam edeceğimi de anladım. | TED | وأدركت ايضا أنني سأظل أحبط آماله. |
| Bak, ülkede olmasını istediğiniz hapishane sistemi yüzünden hayal kırıklığına uğradığınızın farkındayım. | Open Subtitles | أنظر, أنا مدرك كيف أحبط... نظام السجن فى هذا البلد يجب أن يكون لك |
| Çocukları hayal kırıklığına uğratmayı sevmem. Eğleniyor gibi görünüyorlar. | Open Subtitles | أكره أن أحبط الأطفال لقد كانوا مستمتعين |
| Bak, seni hayal kırıklığına uğratmak istemem ama... | Open Subtitles | ... لا أريد أن أحبط معنوياتك ، لكن |
| Öğrencilerimi hayal kırıklığına uğratmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | ولكن أن أكره أن أحبط طلابى |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 