| Gerçeği kadar iyi olmadığını ama en azından antrenman olacağını söyledi. | Open Subtitles | أخبرني بأنها ليست جيدة كالحقيقية ولكنها تساعدني على التدريب |
| İyi karşıladı. Bunun bir oyun olduğunu ve benim kazandığımı söyledi. | Open Subtitles | كان بخير.لقد أخبرني بأنها كانت لعبه.لعبناها.وأنتهت لصالحي |
| Yani, adam hâlâ nefes aldığını söyledi. | Open Subtitles | ظننت بأنها ستكون على مايرام أنا أعني، الشخص ذاك أخبرني بأنها مازالت تتنفس |
| Bir arkadaşım bana onun ölümsüz olduğunu ve öldürülemeyeceğini söylemişti. | Open Subtitles | ، صديقي أخبرني بأنها خالدة . ولا يمكن أن تقتل. |
| Biliyorum, Johnny C. bir süreliğine hastanede yattığını söylemişti. | Open Subtitles | أعرف. أعرف لأن جوني سي قد أخبرني بأنها بقت في المستشفى لبعض الوقت. |
| Bana bunun ilk defa olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أخبرني بأنها كانت المرة الأولى |
| Bana ilk defa öyle sarhoş olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أخبرني بأنها المرة الأولى التي يسكر بها |
| Birisi bana bunun zayıflık olduğunu söyledi. | Open Subtitles | شخصاً ما أخبرني بأنها نقطة ضعف |
| Horatio başka yolu olmadığını söyledi. | Open Subtitles | هوريشيو " أخبرني بأنها الطريقة الوحيدة " |
| Bana 16 gibi göründüğünü söyledi. | Open Subtitles | أخبرني بأنها ستتخطى السادسة عشرة بسهالة |
| Ona serum enjekte etmeyi önerdiğini söyledi bana. | Open Subtitles | لقد أخبرني بأنها اقترحت احقاني بالمصل |
| Aile avukatı sizin için bir galeri açmak üzere olduğunu söyledi. | Open Subtitles | -هل يتوجب علي ذلك ؟ - محام العائلة أخبرني ... بأنها كانت تخطط لمساعدتك فيتأسيسمشروعورشةالسيارات. |
| Az önce kuzenimle konuştum. Chicago'ya döndüğünü söyledi. | Open Subtitles | (لقدج تكلمت لتوي من ابن عمي (بيتي (و قد أخبرني بأنها قد عادت إلى (شيكاغو |
| Az önce kuzenimle konuştum. Chicago'ya döndüğünü söyledi. | Open Subtitles | (لقدج تكلمت لتوي من ابن عمي (بيتي (و قد أخبرني بأنها قد عادت إلى (شيكاغو |
| Doktor onun öldüğünü söyledi. | Open Subtitles | الطبيب أخبرني بأنها ميتة. |
| Peder Douglas bunun, benim hatam olmadığını söyledi. | Open Subtitles | الأب (دوغلاس) أخبرني بأنها ليست غلطتي |
| Ama doktor onun öldüğünü söylemişti. | Open Subtitles | لكن الطبيب أخبرني بأنها كانت ميتة. |
| Bay Enright, kızın bana rızasıyla geleceğini söylemişti. | Open Subtitles | تعرفون، السيّد (إنرايت) أخبرني بأنها تكون مشارك متحمس. |
| - Yehuda'yı en son gördüğümde bana onun üç sene evvel öldüğünü söylemişti. | Open Subtitles | حين رأيت (يهوذا) آخر مرة أخبرني... بأنها ماتت قبل ثلاثة أعوام... |