| Yapma! Bu sadece etik dışı değil, müstehcen de. | Open Subtitles | بالله عليك، ليس الأمر أنه غير أخلاقيّ فحسب، إنه فجور |
| İşte bu yüzden dikkatini savcılığın, kardeşin hakkında ufak bir etik soruşturması açmayı düşündüğüne çekiyorum. | Open Subtitles | لذلك أردتُ أن أنبّهك أنّ مكتبي يفكّر في إجراء تدقيق أخلاقيّ حول أختك |
| Söylediğim şey, yaptığı şey etik değil, hatta iğrenç ve ben bu tip şeylerin görmezden gelindiği bir iş ortamında olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا قلت أن تصرفها غير أخلاقيّ ومقزّز لحدّ ما ولا أظنّني أود العمل في بيئة حيث مثل هذه الأفعال محتملة |
| Paranı alıp, bir hayır için kullanırdım ama yanımdaki arkadaşım, çocuksu sadeliğin ahlak bekçisi. | Open Subtitles | لكن صديقي هنا أستاذ أخلاقيّ بسذاجة طفولية |
| Irklar arası adaleti sağlamanın bir yolu olarak şiddet, hem işe yaramayan, hem de ahlaka aykırı bir yoldur. | Open Subtitles | العنف كوسيلة لتحقيق العدالة العرقية هو لا علميّ ولا أخلاقيّ. |
| Eğer gazeteciniz haklıysa, ...bu ketum orospu çocuklarını adalete teslim etmek için yasal bir görevimiz ve ahlaki bir zorunluluğumuz var. | Open Subtitles | ، إن كان صحافيك على أعقاب أمرٍ فعلاً فإنّ لدينا واجب قانونيّ و أخلاقيّ . لنجلب أبناء السفلة أولائك إلى العدالة |
| etik olmayan bir şey yapmak üzere olduğumu göz önüne alırsak-- | Open Subtitles | إذن ماذا سنفعل الآن؟ بالأخذ في الاعتبار حقيقة أنّني على وشك القيام بشيء غير أخلاقيّ... |
| Eğer kimse bununla ilgilenmezse bu durumun etik olmayacağını düşündürecek kadarını. | Open Subtitles | مايكفيني لمعرفته سيكونُ غيرُ أخلاقيّ |
| Bu tamamen etik dışı | Open Subtitles | .هذا تصرّفٌ غير أخلاقيّ تمامًا - .بالضبط - |
| Bu etik değil. | Open Subtitles | هذا غيرُ أخلاقيّ |
| Zor, ama mantıklı ve etik. | Open Subtitles | صعب , لكنه منطقيّ و أخلاقيّ |
| Hayır, hiç etik olmaz o. | Open Subtitles | كلا، سيكون ذلك غير أخلاقيّ |
| Eğer dinleme cihazı takarsa, erken salınacaktı, bu durum etik ihlaline girer. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}.إفراج مُبكّر بمُقابل إرتداؤه سلك هذا إنتهاك أخلاقيّ. |
| Parayı saklamanın yasal mı yada ahlak dışı mı olduğuyla ilgilenmiyoruz. | Open Subtitles | لا نكترث إن كان إخفاء النقود شرعياً أو لا أخلاقيّ |
| Yani senin sorunun, ahlak dışı olması değil. | Open Subtitles | إذن فمشكلتكَ ليست كونه غير أخلاقيّ بل كونه غير قانونيّ |
| ahlaka aykırıdır, çünkü amacı, karşı tarafın anlayışını kazanmaktan çok onu aşağılamaktır. | Open Subtitles | وهو لا أخلاقيّ لأن مسعاه إحتقار الخصم بدلاً من الظفر بتفهمه؛ والإبادة بدلاً من التغيّر |
| Bence... yasadışı hatta biraz ahlaka aykırı. | Open Subtitles | غير شرعي, أو غير أخلاقيّ بعض الشيء |
| Pardon. Bu, tamamen yasadışı, ahlaka aykırı ve çılgınca değil mi? | Open Subtitles | {\pos(192,210)}،آسفٌ، أليس هذا غير قانونيّ، و غير أخلاقيّ |
| ahlaki bir bakış açısından bu konu hakkında biraz konuşmak ve sizin görüşlerinizi almak istiyorum. | TED | وأود التحدث عن ذلك قليلًا من منظور أخلاقيّ وأن أتعرف على آرائكم. |
| ahlaki pusuladan ve kendininkine inancının tam olduğundan bahsetmiştin. | Open Subtitles | تحدّثت عن حدٍّ أخلاقيّ. عن كيفيّة أنّك آمنت بثباتك. |