| Her zaman söylerim, İngiliz erkeklerinin tuhaf zevkleri var. | Open Subtitles | حسناً , لا عليكِ لطالما قلت أن الأنجليز لديهم أذواق غريبة |
| Ah, neyse, boşver. Her zaman söylerim, İngiliz erkeklerinin tuhaf zevkleri var. | Open Subtitles | حسناً , لا عليكِ لطالما قلت أن الأنجليز لديهم أذواق غريبة |
| Bazı arkadaşlarımın gerçekten ilginç zevkleri var. | Open Subtitles | نعم، أذواق بعض أصدقائي غريبة جداً |
| Tüketicinin damak tadı ve fiyatların da zararlı etkileri olabilir. | TED | أذواق المستهلكين والأسعار يمكن أن يكون لها آثار ضارة |
| Öyle yakınca, çok kötü olur tadı. | Open Subtitles | .أذواق سيئه جداً عندما تفعلي ذلك |
| Gördüğünüz gibi hepimiz farklı zevklere sahibiz. | Open Subtitles | كلنا عندنا أذواق مختلفة، كما ترى. |
| Basit zevklerin var. | Open Subtitles | لديـك أذواق بسيطـة، قصـة ما قبل النـوم التي تريدين |
| Kocamın anormal zevkleri vardı. | Open Subtitles | زوجي... لديه أذواق غير طبيعية. |
| Evet, Bobby yapmıştır. Egzotik zevkleri vardı. | Open Subtitles | نعم إنه (بابى) كانت لديه أذواق غريبة |
| Sharon'a göz kulak oluyordum. Pahalı zevkleri vardır. | Open Subtitles | (كنت أعتني ب(شارون لديها أذواق مكلفة |
| Geyik etinin tadı neye benziyormuş biliyor musun? | Open Subtitles | Wanna يَعْرفُ أَيّ أذواق لحمِ وعلِ تَحْبُّ؟ |
| - Tuhaf bir tadı var değil mi? | Open Subtitles | أذواق مضحكة، صح؟ |
| tadı ıspanak gibi. | Open Subtitles | أذواق مثل السبانخ. |
| Farklı zevklere sahibiz. | Open Subtitles | لديـنا أذواق مخـتلفة وحسب |
| - Pahalı zevklerin var. | Open Subtitles | -لديك أذواق مكلفة جدا . |