| Külü fayansın üzerinden süpürüp atmak halıdan daha kolaydır. | Open Subtitles | هو أسهلُ للكِناسَة الرماد فوق مِنْ البلاطةِ مِنْ للحُصُول عليه خارج السجادةِ. |
| - Düz vites değil de otomatik araba kiralarız. Kullanımı daha kolaydır. | Open Subtitles | ولن تتعلمى فى سيارةُ ذو عصا لتبديل الغيارات، بل سيارةُ أوتوماتيكيةُ، فهذا أسهلُ لكِ |
| Çünkü özür dilemek, izin istemekten kolaydır diyen sensin. | Open Subtitles | لأنكَ أنت الذي قلتَ طلبُ المغفرة أسهلُ بكثير من طلبِ الإذن. |
| Kendin acı çektiğini söylemek yerine, başkalarının acılarıyla... dalga geçmek kolaydır. | Open Subtitles | هو أسهلُ للتَنكيت حول معاناة الناسِ الآخرينِ... مِنْ يُدخلُك تَآْذي. |
| Nefrete tutunmak, arkanda bırakmaktan daha kolaydır. | Open Subtitles | هو أسهلُ دائماً إلى , uh، كراهية عناقِ منه أَنْ يَتجاوزَه. |
| - Bunu da söylemesi kolaydır. | Open Subtitles | والذي يكونُ عادةً أسهلُ قولاً من الفعل |