| Çocuklarınızla, iş arkadaşlarınızla, aile ve arkadaşlarınızla konuşarak istismara gün ışığını gösterin. | TED | أظهروا العنف للنور بكلامكم عنه مع أطفالكم، مع زملائكم بالعمل، أصدقائكم والعائلة |
| Hadi, pek çok kişi hayatını kaybetti. Biraz saygı gösterin. | Open Subtitles | هيا، لقد فقد الكثير من الناس أرواحهم أظهروا بعض الإحترام |
| Adam, hâlâ Majesteleri'nin tutuklusu. Biraz saygı gösterin. | Open Subtitles | لا زال قيد الإعتقال، أظهروا بعض الإحترام |
| Sadece yüzünüzün özel bir şey yaptığına emin olun. Beş, altı, yedi, sekiz. göster. | Open Subtitles | فقط تأكدوا بأن الوجة يفعل شيء مميز أحسنتم يارفاق تذكروا أظهروا وجوهكم امي, هل أستطيع الإشارة إليك ؟ |
| Onlar insani niteliklerini gösterdi ve anneleri onlara karşı yumuşak olmasalar bile, iyi ve kötü zamanda yanında olacaklarını söyleyerek ikna ettiler. | TED | لقد أظهروا جانبهم الإنساني وأقنعوا الوالدتين بأنهم سيقفون إلى جانبهم في السراء والضراء، حتى وإن لم يكونوا لينين معهم. |
| Lütfen sonuçları beklerken, harika dansçılara takdirinizi alkışlayarak gösterin bayanlar ve baylar. | Open Subtitles | أرجوكم أظهروا تقديركم أيها السيدات و السادة لهؤلاء الراقصين الرائعين بينما ننتظر النتائج |
| Sahne arkasında çalışanlara biraz saygı gösterin, oturun jeneriği izleyin. | Open Subtitles | أظهروا القليل من الاحترام تجاه الفنيين، وشاهدوا الجنريك |
| Siz tecrübeli bir milletvekilisiniz, lütfen saygı gösterin. | Open Subtitles | أنتم برلمانيون قدماء، أظهروا بعض الأحترام |
| Birlik! Kendinizi gösterin ve aranızdan birini anlaşmamız için gönderin. | Open Subtitles | يا قوات التحالف، أظهروا أنفسكم وسأضمن لكم إعدامًا مشَّرفًا. |
| Bu tarifi protestoculara gösterin. | Open Subtitles | أظهروا هذه الصورة المرسومة بالجوار، تحدّثوا إلى المُحتجّين الآخرين. |
| Lütfen binişten önce biletinizi gösterin. Teşekkür ederiz. | Open Subtitles | الرجاء، أظهروا تذكّراتكم قبل الصعود للطائرة، شكرًا لكم. |
| Dünyaya gösterin... bu hala "halkın, halk için, halk tarafından yönetildiği" bir devlettir. | Open Subtitles | أظهروا لهذا العالم أنه ... ما زال هناك حكومة الشعب للشعب وبالشعب |
| Biraz saygı gösterin. Babam bir savaşta öldü. | Open Subtitles | أظهروا بعض الإحترام أبي مات في حرب ما |
| Beyler, ellerinizi gösterin, lütfen. | Open Subtitles | أيها السادة, أظهروا أوراقكم من فضلكم. |
| Göremiyorum. Görüntüyü büyüt ve sağ böbreği göster. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أرى ، كبروا الصور و أظهروا لي الكلية اليمنى |
| - Elbette önemsiyoruz. - göster o zaman. | Open Subtitles | إننا نهتم لهم فعلاً إذاً أظهروا ذلك لنا |
| Kitabın içindeki ismi kendin göster. | Open Subtitles | حسنٌ، أظهروا أنفسكم باسم هذا الكتاب |
| Bir kaç hasta iyileşme gösterdi. | Open Subtitles | العديدُ من المرضى أظهروا تحسُّناً ملحوظاً |
| "Gelin öpün beni kızlar Sonra yüreğiniz sızlar | Open Subtitles | فتيات تعالوا قبلوني " أظهروا لي كم ستشتاقون لي " |
| Ortaya çıkın yoksa arkadaşınız ölür! | Open Subtitles | أظهروا أنفسكم أو سيموت أصدقاؤكم! |
| Nörologlar insanların iyimser olma yönünde eğilimli olduklarını gösterdiler. | TED | فعلماء الأعصاب أظهروا أن البشر متفائلون فطريًّا |
| Güzel çıkın. Senin için kolay, Mark Ballas. | Open Subtitles | أظهروا بشكل جيد, هذا سهل عليك يا مارك بالاس |
| Bu insanlar matematik ve bilim alanında önemli yetenekler göstermişler. | TED | و كلهم قد أظهروا قدرات متقدمة في الرياضيات و العلوم. |