| Burda bahsettiğimiz adamı tanıyorum, unutma? | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي نتعامل مع هنا، أتذكّرين؟ |
| Hayır, hiç görmedim ama sağındaki adamı tanıyorum. | Open Subtitles | لم أرهُ مسبقاً ، ولكني أعرف الرجل الذي على يمينه |
| Çünkü onunla yaşayan adamı tanıyorum. | Open Subtitles | لأني أعرف الرجل الذي تعيش معه. |
| Yetiştiren adamı biliyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي يزرعهم. |
| Evlendiğim adamı biliyorum. Hatırlıyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي تزوجته أتذكره |
| Bizi birkaç kutu Amerikan birası ve günlük 80 dolara istediğimiz yere götürebilecek birini tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي سوف ينزلنا من أجل ثمانين دولاراً في اليوم وعلبة من الخمر الأمريكي |
| Sınavı geçmene yardımcı olacak birini tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف الرجل الذي استطاع تساعدك على اجتياز الامتحان. |
| Eleştirileri yazan kişiyi tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف الرجل الذي يكتب الاستعراضات. |
| Gergin olmasının nedeni o değil. Ben yanındaki adamı tanıyorum. | Open Subtitles | ليس هذا سبب توتره أعرف الرجل الذي معه |
| Seni tanıyorum. Chevy'yi birlikte kafeslediğimiz adamı tanıyorum. | Open Subtitles | أعرفك، أعرف الرجل الذي رافقته في "شيفي". |
| Binanın sahibi olan adamı tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي يملك ذلك المبنى |
| Dediğin adamı tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي تعنين |
| - Saraya brendi getiren adamı tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي يدخر "براندي" إلى القصر |
| Olduğun adamı tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي أنت عليه |
| Senin tecrübelerindeki birini işe almayı isteyebilecek birini tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف الرجل الذي قد تكون مهتمة في التعاقد مع شخص تتمتعون به من خبرة. |
| Sistemi hackleyebilecek birini tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف الرجل الذي يمكن الإختراق لنا في الشبكة. |
| Ben tam olarak bunu yapan birini tanıyorum, | TED | إنني أعرف الرجل الذي قام بفعل ذلك بالضبط ، |
| Bunu yapabilecek kişiyi tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف الرجل الذي يمكنه هذا. |