| Sana bir servet harcıyor. Yeni, güzel bir soyunma odası verdi. Seni yıldız yapmak istiyor. | Open Subtitles | أعطاكِ غرفة ملابس جديدة وجميلة، ويريد أن يجعلك نجمة |
| Sana bir servet yapıyor. Sana yeni bir soyunma odası verdi Seni bir star yapmak istiyor. | Open Subtitles | أعطاكِ غرفة ملابس جديدة وجميلة، ويريد أن يجعلك نجمة |
| Bunu doğum gününde verdi, değil mi? | Open Subtitles | إذا ً لقد أعطاكِ هذا فى عيد ميلادك، أليس كذلك؟ |
| Yemen veya içmen için bir şey veren oldu mu? | Open Subtitles | هل أعطاكِ أحدهم أي شيء كي تأكليه أو تشربه الليلة؟ |
| Bana, cüzdanı senin bulduğunu ve ödül olarak sana 100 dolar verdiğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرني أنك قلت أنك أنت من وجد المحفظة وأنه أعطاكِ 100 دولار مكافأة؟ |
| Gebereceksin, söylemen gereken babanın sana ne verdiği! | Open Subtitles | سوف تموتين و كل ما كان عليكِ فعله هو أن تخبريني ، ماذا أعطاكِ والدكِ |
| Acelen var gibi. Oğlu bilgi mi verdi? | Open Subtitles | صوتك وكأنك في عجلة من أمرك هل أعطاكِ الإبن معلومات جديدة ؟ |
| Allah sana ikinci bir sans verdi, birini babana da vermelisin. | Open Subtitles | , الله أعطاكِ فرصة ثانية ابحثي في قلبكِ و امنحي والدكِ فرصة |
| Sen ona bir mesaj yolladın. O da sana cevap verdi. | Open Subtitles | لقد أرسلتِ للرجل رسالة وقد أعطاكِ رده على الفور |
| Brian teklifini yaptı, sana yüzüğü verdi, peki sonra ne oldu? | Open Subtitles | أقترح بريان أعطاكِ الخاتم . ثم ماذا حدث ؟ |
| Sana şifreyi verdi çünkü sende bir zayıflık gördü. | Open Subtitles | لقد أعطاكِ الرّمز لأنّه رأى ضعفًا في عينيْكِ. |
| Birisi sana broşür mü verdi ya da topluluk içinde bir arkadaşın mı vardı? | Open Subtitles | لكن هل شخص ما أعطاكِ كتيّب أو لديك صديق من داخل هذه المجموعة |
| Ama sentetik dizilimlerin anahtarını sana verdi, değil mi? | Open Subtitles | لكنني أعرف أنه أعطاكِ المفتاح للتسلسلات الصناعية، صحيح؟ |
| Ama sentetik dizilimlerin anahtarını sana verdi, değil mi? | Open Subtitles | لكنني أعرف أنه أعطاكِ المفتاح للتسلسلات الصناعية، صحيح؟ |
| Çok parlak bir kitap fikriniz olduğu için yayıncınız size bir şans daha verdi. | Open Subtitles | صحيح، إذاً أعطاكِ ناشركِ فرصة أخرى لأنّكِ تملكين فكرة كبيرة أخرى لكتابكِ. |
| Bana son verdiğin zarftan başka, ...Profesör herhangi bir şey verdi mi sana? | Open Subtitles | هلّ أعطاكِ البروفيسور أي شيء آخر... غير الظرف الذي أعطيتني إياه آخر مرة؟ |
| Altın aslandan topuzlu o kılıcı kim sana verdi? | Open Subtitles | من أعطاكِ ذلك السّيف ذو الأسد الذّهبيّ على مقبضه؟ |
| Bunun nedenini öğrenmek istiyorsan, o zaman sana bu laneti en başta veren kişiyle konuşman gerek. | Open Subtitles | إن أردتِ معرفةَ ذلك، فعليكِ العودةُ إلى من أعطاكِ إيّاها في الأساس. |
| Sana iksiri en başta veren oydu zaten. Hani sana Prens'i unutturan iksiri diyorum. | Open Subtitles | هو الذي أعطاكِ الجرعة في الأساس، الجرعة التي محَتْ كلّ ذكرياتكِ عن أميرك. |
| - Bununla ilgili bana ne anlatabilirsiniz? Bunu kimin verdiğini söylemedikçe bu konuda hiçbir şey anlatamam. | Open Subtitles | ـ ماذا يمكنك أن تخبرني حياله ـ لا يمكنني أن أخبركِ أيّ شيء عنه مالم تخبريني مَن أعطاكِ إياه |
| Size verdiği silahı ne yaptınız bilmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | نريد أن نعرف ما حدث لسلاحه الذي أعطاكِ إيّاه |
| Onu hatırlaman icin sana bir tavşan ayağı vermiş. | Open Subtitles | بعد كلِ , لقد أعطاكِ قدم الأرنب تلك حتى تتذكرينة بها |
| Acil durum telefonu dışında. Sana da vermişti onu, değil mi? | Open Subtitles | ماعدا رقم الحالات الطارئة الذي أعطاكِ أياه,صحيح ؟ |