| 1861 ile 1865 Mart'ı arasında, en az beş kaçırma ya da suikast planı gizlice tasarlandı. | Open Subtitles | في الفترة من 1861 حتى مارس من عام 1865 على الأقل خمس خطط أو ما تحاك من عمليات إختطاف أو أغتيال |
| Afganistan başkanına suikast girişimi gerçekleşti. | Open Subtitles | لقد كانت هناك محاولة أغتيال الرئيس الأفغاني. |
| Denemeye devam et. Politik bir suikast oldu. | Open Subtitles | استمري في المحاولة, قد نكون أمام عملية أغتيال سياسية |
| Öğle çayını içerken Lord Rathbone'u öldürmeye çalıştı. | Open Subtitles | هي تحاول أغتيال لورد راثبون أثناء تناوله شاي المســـاء |
| Öğle çayını içerken Lord Rathbone'u öldürmeye çalıştı. | Open Subtitles | هي تحاول أغتيال لورد راثبون أثناء تناوله شاي المســـاء |
| Hepsi, sorun yaratan bürokrata yapılan suikastı maskelemek için öldürüldü. | Open Subtitles | كل هذا لتغطية أغتيال المسير لعجلة الأعتداء |
| Hatırlarsan dört ay önce iki iş arkadaşıyla beraber bir imama suikast girişiminde bulunmuşlardı. | Open Subtitles | أذا تتذكر قبل 4 أشهر هو و أثنان من زملائه حاولوا أغتيال أحد ألزوار ألأئمه |
| Ama daha az önce bir suikast denemesinin hedefi oldu. | Open Subtitles | ولكن منذ دقائق , تم أستهدافه من محاولة أغتيال |
| Steve Lancaster cinayeti devlet destekli bir suikast mıydı yoksa kendin mi yaptın? | Open Subtitles | " إذاً مقتل " ستيف لانكاستر كانت أغتيال برعاية حكومية أم أنك فعلت هذا بنفسك ؟ |
| Kaçırma girişimleri oldu. suikast girişimleri oldu. | Open Subtitles | لقد كانت محاولات إختطاف و أغتيال. |
| Hayırsever Eldritch Palmer'a karşı bir suikast girişimi gerçekleşti. | Open Subtitles | "حدثت محاولة أغتيال لفاعل الخير "إلدرتش بالمر".." |
| suikast teşebbüsünde bulundular bana da. | Open Subtitles | أجل، لقد تعرضت لمحاولة أغتيال. |
| - suikast girişimi olsa bile. | Open Subtitles | حتى لو كانت محاولة أغتيال |
| Kıyametin habercisi yeni doğan bir iblise suikast düzenlemek. | Open Subtitles | أغتيال شيطانٍ حديث الولادة |
| Krala yapılacak bir suikast girişimini engelledik. | Open Subtitles | منعنا لعملية أغتيال للملك |
| Kampanyaya şantaj yapıldığını zaten biliyoruz şimdi birisinin bir de beni öldürmeye çalıştığını söylüyorsun. | Open Subtitles | مؤامره أغتيال والأن تقولي أنه هناك شخص يريد أن يقتلني |
| Sizi bilmem ama karakterimi öldürmeye çalışıyormuşsunuz gibi gelmeye başladı bana. | Open Subtitles | وهكذا , انا لا اعرف عنكم جميعاً لكن انا بدأت بالفعل أشعر كأنك تريدين أغتيال شخصيتي |
| Dr. Leeds'i öldürmek ve Jimmy Moran'i öldürmeye teşebbüsten tutuklusunuz. | Open Subtitles | أنتِ معتقلة بتهمة قتل الدكتور (ليدز) ، ومحاولة أغتيال (جيمي موران) |
| "Yabancı bir lideri öldürmeye kalkışma." | Open Subtitles | محاولة أغتيال لزعيم أجنبي |
| Buraya geldik çünkü yapılan atışların tesadüf olmadığına daha çok bir suikastı gizlemek için yapıldığına inanıyoruz. | Open Subtitles | نحن هنا لأن لدينا سبب لأعتقاد أن هذه الحوادث لم تكن عشوائية بل تغطية عن أغتيال |
| Kennedy suikastı mesela? | Open Subtitles | مارأيك في أغتيال جون كينيدي ؟ |
| Kültür suikastı. | Open Subtitles | أغتيال ثقافي |