| Benimle konuşmadı. Sadece seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim dedi. | Open Subtitles | :أبت أن تتحدث إليّ باستثناء أنها قالت "أنا آسفه لأنني أقحمتك في هذا" |
| Seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف لأنني أقحمتك في الموضوع |
| Seni bu işe soktuğum için üzgünüm. | Open Subtitles | انا آسف اذ أقحمتك في كل هذا |
| Üzgünüm seni içine çektiğim için bütün bu... pisliğin. | Open Subtitles | آسفة أنّني أقحمتك في كلّ هذه... كلّ هذه الفوضى. |
| Kusura bakma, sizi de buraya sürükledim. | Open Subtitles | أنا آسفة. أعلم أنّني أقحمتك في هذا. |
| Seni bu pisliğe ben bulaştırdım. En azından kanamayı durdurabilirim. | Open Subtitles | أقحمتك في هذه الفوضى، أقلّ ما يمكنني فعله هو إيقاف النزيف. |
| Üzgünüm, seni bu işlere karıştırdığım için üzgünüm. Beni öpmene izin verdiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة أنّي أقحمتك في هذا، آسفة أنّي تركتك تقبّلني حين... |
| Walid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim. | Open Subtitles | (وليد), آسفة جداً أننى أقحمتك فى هذا الأمر أنا مسحت هذه الملفات |
| Hey, Juicy seni de bu işe bulaştırdığım için üzgünüm. | Open Subtitles | يا (جوسي) أنا آسف لأنني أقحمتك في هذه المسألة |
| Valid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim. | Open Subtitles | (وليد), أنا آسفة جداً لقد أقحمتك فى هذا |
| Hey, Juicy seni de bu işe bulaştırdığım için üzgünüm. | Open Subtitles | (جوسي)... أنا آسف أني أقحمتك في هذا. |
| Seni bu işin içine soktuğum için gerçekten çok özür dilerim. Ben... | Open Subtitles | أنا آسف لأنني أقحمتك بهذا ...حسناً؟ |
| Seni bu duruma soktuğum için üzgünüm. | Open Subtitles | -آسف أنّي أقحمتك في هذا الوضع . |
| Seni de, tüm bunların içine çektiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف لأني أقحمتك في هذا |
| Seni tüm bunların içine çektiğim için üzgünüm, James. | Open Subtitles | أنا آسفة لأني أقحمتك (في كل هذا يا (جيمس |
| Liam! Üzgünüm. Bu yolculuğa seni ben sürükledim. | Open Subtitles | (ليام)، أنا آسف فقد أقحمتك في هذه الرحلة |
| Seni bu işe ben sürükledim. | Open Subtitles | أقحمتك في هذا |
| Seni buna ben bulaştırdım. | Open Subtitles | لقد أقحمتك في ذلك |
| Seni neden bu işe bulaştırdım ki Jeffrey? | Open Subtitles | لماذا أقحمتك في ذلك؟ |
| Seni buna karıştırdığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنني أقحمتك في هذا. |