| Aramanızı reddetme niyetindeydim ama kendisi beni konuşmaya devam etmemiz gerektiğine ikna etti. | Open Subtitles | وقد كنت أفكر في تجاهل مكالمتكم صباح اليوم لكنه أقنعني بوجوب استمرار حديثنا |
| Bu da beni, makinelerimizin zekâsından daha etkili faydalanmak için daha iyi arayüzlere ihtiyaç duyacağımıza ikna etti. | TED | أقنعني هذا أننا نحتاج إلى وسائط أفضل لمساعدتنا في قيادة آلاتنا نحو ذكاء أكثر إفادة. |
| Geçen yıl biri çiftlik almam için beni ikna etti, ben de ödünç para aldım. | Open Subtitles | السنة الماضية شخص ما أقنعني بشراء مزرعة في الوادي لذا إقترضت المال من المصرف لكي أدفع ثمن المزرعة |
| İnandır ruhumu | Open Subtitles | أقنعني |
| - Biz onlardan değiliz. - beni ikna et. İnsanca bir şey söyle. | Open Subtitles | نحن لسنا منهم أقنعني.قول لي شيئا أنسانيا |
| Ablanızın yüz ifadesindeki durgunluk kalbine kolay etki edilemeyecek biri olduğuna inandırdı beni. | Open Subtitles | صفاء طلعتِها أقنعني بأنّ قلبها من غير المحتمل أن يكون قد مْسَّ بسهولة. |
| Beni şef olabileceğime inandıran oydu. | Open Subtitles | إلتقيت بها منذ أربع سنوات هي من أقنعني أنه يمكنني أن أكون طباخا |
| Kardeşim, medeni insanların sakin oldukları ve mantıklı davrandıkları sürece, her şeyi konuşarak halledebileceklerine beni ikna etti. | Open Subtitles | فنصفه يرجع لأخي، أقنعني أن الشخص المتحضر بامكانه حل اي شيء طالما تصرف بهدوء وعقلانية |
| Uzun bir konuşma ve bol bol gözyaşından sonra beni, eve gelip olanlarla yüzleşmeye ikna etti. | Open Subtitles | وبعد حديث طويل ودموع كثيرة، أقنعني بالعودة إلى المنزل لمعالجة ما حدث |
| Hatırlıyorum, bir kez gidip onun yanında araba yıkamamın özel bir doğum günü armağanı olduğuna beni ikna etti. | Open Subtitles | أتذكّر مرّة أنه أقنعني بأنّه كان عيد ميلاد خاص وممتع للذهاب معه للعمل وأساعده بتنظيف السيارات |
| Eğer bu mektubu garip bulursan, şunu anla ki her zaman hazır olan Paul çocuklarımız gençken, bunu yazmaya beni ikna etti. | Open Subtitles | لو رايتي أن هذا الخطاب غير منسق, فاعلمي أن رَجُلي الجاهز بول أقنعني بكتابته فوراً, عندما كان الأطفال صغار |
| Binbaşı Sheppard yine de başarılı olabileceğimize beni ikna etti.. | Open Subtitles | ميجور شيبارد أقنعني بأنّنا ممكن ان نفوز. |
| İnandır ruhumu | Open Subtitles | أقنعني |
| İnandır ruhumu | Open Subtitles | أقنعني |
| İnandır ruhumu | Open Subtitles | أقنعني |
| Ablamın ölümünün alelade bir trafik magandalığı olmadığına ikna et beni. | Open Subtitles | أقنعني أن مقتل أختي لا يعدو كونه ناتج عن عنف سائقين معتاد |
| Senin kontrolden çıktığına beni inandırdı. | Open Subtitles | لقد أقنعني أنكِ في حالة لا يمكن السكوت عليها |
| Beni, babası olarak gördüğü Kötü Kral'ın gerçekten de onun hayal ettiği kadar kötü olabileceğine inandıran da buydu. | Open Subtitles | هذا هو الذي أقنعني أن الملك الشرير كانت قد جعلت من والدها قد، في الواقع، |
| Babam futbol bahsinde kaybetti, beni buraya gelmeye ikna eden çocukluk aşkım, yüzüstü bıraktı. | Open Subtitles | أبي الذي راهن عليّ وخسرني في مباراة كرة القدم وحبيب طفولتي الذي أقنعني بأن آتي إلى هذا البلد ثمّ هجرني |
| Beni bu işi yaparak şehri kurtarabileceğimize ve karanlığa boyun eğmek zorunda olmadığımıza ikna etmişti. | Open Subtitles | قالت أقنعني نتمكن من القيام بهذه المهمة، أننا يمكن أن تنقذ هذه المدينة وليس الاستسلام إلى الظلام، |