| Öyle söylemedim mi? | Open Subtitles | هل أنت متأكد؟ ألم أقُل ذلك تواً |
| - Annem istemiyor. Böyle bir şey söylemedim. | Open Subtitles | {\3300CC\3cFF3300}أنا لم أقُل ذلك أنهُ غالي الثمن |
| Ben böyle bir şey söylemedim. | Open Subtitles | أنا لم أقُل ــ ذلك مُطلقاً ــ أنا لم أقُل ذلك . |
| Hayır, ben öyle bir şey demedim. | Open Subtitles | كلما قلقت بشكل أقل بخصوص تلك المشاكل لا ، أنا لم أقُل ذلك |
| Ben öyle bir şey söylemedim. | Open Subtitles | أنا لم أقُل ذلك .. على الإطلاق. |
| Hastanenin duvarı olduğunu söylemedim mi? | Open Subtitles | حسناً ، لقد ... لقد كان جدار المستشفى ، لكن ألم أقُل ذلك ؟ |
| Böle bir şey söylemedim. Yani size yalan söyledi. | Open Subtitles | لم أقُل ذلك - إذاً فقد كَذَبَت عليك؟ |
| - Kes şunu. Böyle bir şey söylemedim. | Open Subtitles | -توقّفي عن هذا، فأنا لم أقُل ذلك |
| -Biliyorum, bizden hoşlanmadın. -Ben öyle birşey söylemedim. | Open Subtitles | أعلم أنك لاتحبنا - أنا لم أقُل ذلك - |
| Ben oradaydım, ama bunları söylemedim. | Open Subtitles | كنتُ هناك, لكني لم أقُل ذلك |
| Bunu kimseye söylemedim. | Open Subtitles | لم أقُل ذلك لأى شخص |
| Ben öyle bir şey söylemedim. | Open Subtitles | حسناً , أنا لم أقُل ذلك |
| - Öyle söylemedim. | Open Subtitles | -إنني لم أقُل ذلك |
| - Bunu söylemedim Prue, düşündüm. | Open Subtitles | -لم أقُل ذلك ( برو ) ولكنني فكّرت به |
| - Anne, ben... Ben böyle bir şey söylemedim. | Open Subtitles | - لم أقُل ذلك ياأمي |
| Ağzımdan öyle bir şey çıkmadı. | Open Subtitles | لا، أنا لم أقُل ذلك. |
| öyle bir şey demedim. | Open Subtitles | ــ لا , أنا لم أقُل ذلك |
| Ben öyle bir şey demedim. | Open Subtitles | أنا .. أنا لم أقُل ذلك |