| Senin gibi bencil ve tahmin edilemez biriyle nasıl evlenirim bilmiyorum. | Open Subtitles | ولكننى لست متحمساً لأكي اتزوج إمرأه أنانيه غير متحسبه لتصرفاتها .. |
| Siz hayatımda gördüğüm en bencil insanlarsınız. | Open Subtitles | أنتم أكثر الناس أنانيه الذي قد قابلتهم في حياتي |
| Bence bu gezegendeki en bencil insansın. | Open Subtitles | أعتقد أنك أكثر الناس أنانيه على وجه الأرض |
| Bir bakalım. "Lütfen seks yapma Daphne. Kitap okuyamıyorum." Hayır, bu çok bencilce değil. | Open Subtitles | أوه لنرى ,من فضلك يا دافني لا تمارسي الجنس إنها تشتت قرائتي , كلا هذه ليست أنانيه |
| Sana bencilce gelebilir ama sicilimde sorun olmadan emekli olmak isterim. | Open Subtitles | ان كان هذا تبدو أنانيه,أريد التقاعد بسجل نظيف |
| Evet bencilim, elimde değil. | Open Subtitles | وانا أنانيه لايمكن انا اساعد في هذا |
| Sen hep beni düşündün durdun, bense bencillik ettim. | Open Subtitles | لقد كنتى قلقه على جدا وانا كنت أنانيه جدا |
| Sonraları onu bile suçlamadım. Ben bencildim. | Open Subtitles | انا لا ألومه اطلاقاً في نهاية المطاف انا كنت أنانيه |
| Bence sen gezegendeki en bencil varlıksın. | Open Subtitles | أعتقد أنك أكثر الناس أنانيه على وجه الأرض |
| Olamaz tabi. Yeterince hızlı kaçamadın, seni bencil köpek. | Open Subtitles | لا وانتى ايضآ لا يمكنك أن تعرف ذلك أنتى بقره أنانيه |
| Ya da başka biriyle ilgilenemeyecek kadar bencil olduğun için. | Open Subtitles | أو لأنكِ أنانيه أكثر من أن تهتمي لأحدٍ آخر |
| Bu senin düğünün. bencil olman gerekiyor. | Open Subtitles | انه حفل زفافك من المفترض ان تكونى أنانيه |
| Burada bencil olmak zorundasın. Anca böyle hayatta kalırsın. | Open Subtitles | عليكِ ان تكوني أنانيه هنا هذه هي الطريقه لبقاءك على قيد الحياة |
| Bu içindekileri en kötü, en bencil kısımları çıkarıyor. | Open Subtitles | وهذا يخرج.. إنه يخرج الأجزاء الأسوء والأكثر أنانيه |
| Acaba kasların bu kan kaynağına sürekli ihtiyaç duyduğunu insiyaki olarak biliyor olması mümkün müdür? Sürekli kasılması gerekiyor, dolayısıyla her zaman bencil. Kan damarlarını kendi amaçları için ele geçiyor. | TED | هل من الممكن ان العضلات تشعر بحدس ما انها بحاجة لهذا الدم؟ انها تنقبض باستمرار. لذلك فهي أنانيه. تحتفظ بالاوعي الدمويه لنفسها. |
| Kendime bencil olmadığımı söylemeyi çok isterim, ...ama karakterimin derinlerinde bencilce sebeplerden dolayı bencil olmadığımı biliyorum. | Open Subtitles | كنت أحب أن أقول لنفسي بأني كنت أنانياً ... لكنني على يقين بداخلي أنني كنت أنانياً لأسباب أنانيه |
| ...bu zamana kadar gördüğüm en bencilce hareket olacaktır. | Open Subtitles | فسيكون أكثر أشكال الحب أنانيه رايته فى حياتى |
| Bu çok bencilce... başkalarının hayatına burnunu sokmak... onların hafızalarını karıştırmak... ve hatta yargılamak. | Open Subtitles | عرفت كم كنت أنانيه ابحث في حياة و أمور الناس إثارة الأمور كما أريد |
| - sen bencilce çıkarın için bir kadını yanlış yönlendiriyorsun. - sen de öyle! | Open Subtitles | انت تضلل إمرأه بكل حمق و أنانيه و كذالك أنت! |
| Demek istediğim bu senin rüyandı. Ben çok bencilce davrandım. | Open Subtitles | أقصد أن هذا كان حلمك وأنا كنت أنانيه |
| Ne kadar bencilim. | Open Subtitles | كان ذلك أنانيه مني |
| Bebeği yanında tutarsan bencillik etmiş olursun. | Open Subtitles | إن احتفظتي بهذا الطفل فأنت أنانيه |
| Çok bencildim. | Open Subtitles | لقد كنت أنانيه |