| Evet, işini kolaylaştırmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أجل , أنا آسف أني لا أستطيع ان أجعل الامر أكثر سهولة لك |
| Tamam. Kendimi davet ettirdiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | في الواقع أنا آسف أني قمت بدعوة نفسي إلى هنا |
| Patladığım için özür dilerim. Biraz yorgunum. | Open Subtitles | اسمع، أنا آسف أني انفعلت أنا فقط غاضب بعض الشيء |
| Daha erken gelemediğim için üzgünüm Teal'c. Drey'auc fevkalade rahatsız. | Open Subtitles | أنا آسف أني لم آتي قبلا تيلك دراياك مريضة |
| Size daha önce ulaşamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف أني لم أصل في وقت أبكر لم أكن أتوقعكم |
| Cevap vermekte bu kadar geciktiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | .. أنا آسف أني استغرقت وقتا طويلا للرد.. |
| Bakın, duygularınızı incittiğim için özür dilerim ama güçlü kişilikleriniz var ve her türlü ön plana çıkıyorsunuz. | Open Subtitles | أنظرا، أنا آسف أني آذيت مشاعركما، لكنكما تملكان شخصيتان قويتان و ينتهي المطاف تسيطران على الأمر |
| Bir de dondurmacıda kaynak yaptığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أني تخطّيت دورك في متجر الآيس كريم |
| Dün ile ilgili. Sana sesli olarak aptal dediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أني قلت أنك غبي على مسامعك |
| Sütyen konusunda hödük gibi davrandığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أني تصرف كمغفل بشأن الصدرية |
| Gardırop'tan çıktığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أني خرجت من دولاب الملابس |
| Sizi aşağıladığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنظر، أنا آسف أني أهانتكم يا رفاق |
| Baba, Cindy olayı yüzünden sana bağırdığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أبي، أنا آسف أني صرخت فيك بخصوص موضوع (سيندي) |
| Özür dilerim. Seni hayal kırıklığına uğrattığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أني خذلتكِ أنا آسف |
| Sana Jackie'den bahsetmediğim için üzgünüm ve bunun nasıl göründüğünü anlıyorum; ama göreceksin ki bu hiçbir şeyi değiştirmez. | Open Subtitles | " أنا آسف أني لم أخبركِ بأمر "جاكي وأنا أتفهم كيف يبدو الأمر,ولكن سترين هي لن تغير أي شيء |
| Bak, bunu sana söyleyen kişi ben olduğum için üzgünüm. | Open Subtitles | اسمع ، أنا آسف أني اضطررت أن أكون أنا الفرد الذي يخبرك بهذا |
| Demek istediğim, senin düşündüğün Gibi yaratıcı bir adam olmadığım Bir adam olduğum için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف أني لا أستطيع أن أكون الرجل الخيالي الذي تعتقد أنه أنا ، أتعلم ؟ |
| Daha önce sana inanmadığım için üzgünüm. Artık anlıyorum. | Open Subtitles | أنا آسف أني لم أصدقكِ من قبل ولكنني أصدقك الآن |
| Bak tüm bunlar hakkında yalan söylediğim için üzgünüm ama senin hakkında hissettiklerimi söylerken ağzımdan çıkan her şey gerçekti. | Open Subtitles | أنظري، أنا آسف أني كذبت بشأن كل تلك الأشياء، لكني كنت أعني كل ما قلته بشأن شعوري إتجاهك. |
| Vatandaşlık işlemlerimi hızlandırma konusunda çekindiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | و أنا آسف أني إنشغلت بتسريع أوراق تجنيسي |
| Öyle olsun Eski karınla yattığım için üzgünüm. | Open Subtitles | حسناً، أنا آسف أني عاشرت زوجتك السابقة |