| Şey, bunu kimin yaptığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أَعرف من فعلها ألهذا أي فائدة ، سيدي بعد أن اتضح كل شيء ؟ |
| Kaldığı yeri biliyorum ve sen yalancısın. | Open Subtitles | يا ألهى , أنا أَعرف بالضبط أين تقيم ولكنك تكذب |
| Neden benimle çıkmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أَعرف لماذا هي رفضت أن تخرج معي تعتقد أنني لست من مستواها هي قالت ذلك؟ |
| Neden benimle çıkmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أَعرف لماذا هي رفضت أن تخرج معي تعتقد أنني لست من مستواها |
| Evet, seninkinden çok kendi yararım için söyledim. biliyorum acelemiz olduğunu. Sadece bir şeyi kontrol etmek istedim. | Open Subtitles | نعم، قُلت ذلك لمنفعتي أكثر منك نعم، أنا أَعرف بأننا مستعجلون أنا فقط أريد فحص شئاً ما |
| Tamam, bu bakışı biliyorum. Sakin ol, benimle konuş. | Open Subtitles | حسناً، أنا أَعرف هذا الوجه إهدأ، تكلم معي |
| Ne olduğunu çok iyi biliyorum. | Open Subtitles | أنا أَعرف تماماً ما أنت |
| Merak etme nasıl çalıştıklarını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أَعرف كَيف يَعملون |
| - biliyorum. | Open Subtitles | أنا أَعرف. |
| biliyorum. | Open Subtitles | أنا أَعرف |