| Her şeyin tadının biraz nemli ve yavan geldiği konusunda seni uyarmalıyım. | Open Subtitles | لا بد أن أنبهك. إنها مناسبة لكل الأذواق |
| Ama sizi uyarmalıyım. | Open Subtitles | لكنني يجب أن أنبهك. |
| Seni uyarmalıyım diye düşündüm. | Open Subtitles | اعتقدت فقط أنه ينبغي أن أنبهك |
| Sadece sizi uyarmak istedim. | Open Subtitles | كنتي رائعة معنا بإحضارك القهوة وخلافه أردتُ فقط أن أنبهك مسبقاً |
| Krusty, muhasebecin olarak seni uyarmak durumunda-- | Open Subtitles | كرستي، بصفتي محاسبك ..يجب أن أنبهك |
| - Pardon, seni uyarmalıydım. Üç gün önce Twitter'ında paylaşmıştı. | Open Subtitles | كان بإمكاني أن أنبهك نشر ذلك على تويتر منذ 3 أيام |
| Seni uyarmalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أنبهك |
| Seni bir hususta uyarmalıyım. | Open Subtitles | علي ان أنبهك حيال شيئا" ما |
| Krusty, muhasebecin olarak seni uyarmak durumunda-- | Open Subtitles | كرستي، بصفتي محاسبك ..يجب أن أنبهك |