| Sen ve ben birçok şeyiz ama acınacak şeyler değiliz. | Open Subtitles | أنتِ وأنا بنا كل العِلل لكننا لا يشفق علينا أحد |
| Sen ve ben gongoozler'ın bir parçasına sürüldük gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو أن دَورينا قد اختُزلا إلى مرتبة المتفرجين، أنتِ وأنا. |
| Sadece düşünüyordum. Harika bir çift olurduk, Sen ve ben. | Open Subtitles | لقد فكرت أنه بالإمكان أن نكون ثنائى رائع ، أنتِ وأنا. |
| En güçlü iki adayın Senle ben olması beni şaşırtmıyor. | Open Subtitles | أتعلمين أنا حقاً لست متفاجئة أنّه أنتِ وأنا كنا أفضل مترشحيين. |
| İkimiz de bekar anne olmanın ne kadar zor olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | حسناً، أنتِ وأنا نعرف كم من الصعب أن نكون أمهات عازبات. |
| Bak, Sen ve ben burada bir oyunun içerisindeyiz, değil mi? | Open Subtitles | أنتِ وأنا حصلنا على هذه القضية ويجب أن نعمل عليها معاً، صحيح؟ |
| Geçmişimi bir kenara atıp yeni bir sayfa açtım. Sadece Sen ve ben. Yalnızız. | Open Subtitles | حصلت على ملابس جديدة هنا في حالة إذا كانت القديمة بها أجهزة تصنت ، إنه أنتِ وأنا ، نحن لوحدنا |
| Er ya da geç Sen ve ben yeni bir Melek eğiteceğiz. | Open Subtitles | آجلاً أو عاجلاً, أنتِ وأنا سيكون علينا تدريب ملاك جديد |
| Dinle, eğer sen meleksen, ben... acaba... Sen ve ben... bilirsin işte. | Open Subtitles | ... انصتي، إن كنتِ ملاكاً، فـ ... إتسائل إن ... أنتِ وأنا |
| Arkadaşın orada ölmüş olsaydı Sen ve ben onu kurtarmamış olsaydık bu da hepimizin suçu olacaktı. | Open Subtitles | ولو كانت صديقتُكِ ماتت هناك لو لم ننقذ حياتها أنتِ وأنا لكان ذلك في رقبتنا جميعاً، أيضاً |
| Sinsice davranmaktan nefret ediyorum. Şansımıza, buradaki herkes aptal ve Sen ve ben de çok iyi yalancıyız. | Open Subtitles | لحسن الحظ، الجميع هنا غبي أنتِ وأنا نتقن الكذب. |
| Sen ve ben, taktikler hazırlarız ve çözümleri düşünürüz. | Open Subtitles | أنتِ وأنا ، سنعيد شحن البطاريّات ونفكـر في الحلول |
| Sen ve ben harika bir çiftiz ve ben hayatımın geri kalanını herkesten ve bu ajan hayatından uzakta seninle birlikte geçirmek istiyorum. | Open Subtitles | أنتِ وأنا مناسبين لبعضنا البعض وأريد أن أقضى بقيه حياتى معكِ بعيداً عن الجميع وبعيداً عن الاضواء |
| Lakros okul takımı. Sen ve ben, önde ve ortadayız. | Open Subtitles | لعبة اللكروز بالجامعه أنتِ وأنا بالأمام والوسط |
| Sen ve ben birbirimizle ilk kez garipçe birlik olacağız. | Open Subtitles | أنتِ وأنا وجدنا أنفسنا بغرابة في تحالف لمرة. |
| Ee, Kate düşünüyordum da, Sen ve ben, bu hafta sonu bir bara gidebiliriz. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر ربما أنتِ وأنا يمكننا أن نذهب إلي الحانة في هذه العطلة الأسبوعية |
| Sen ve ben, birlikte çalıştık, bağlandık ergen endişeleri ve Panini ile dostluğumuzu güçlendirdik. | Open Subtitles | أنتِ وأنا نعمل معا رابطه نقوّي علاقتنا عبر كتابة رواية مراهقين وفطيرة البانيني |
| Sen ve ben bir daha asla eskisi gibi sıradan olmayacağız. | Open Subtitles | أنتِ وأنا. لن نحظى بحياة أسرية مثالية أبداً. |
| Bak, bence Senle ben gayet iyi bir takım oluyoruz. | Open Subtitles | إنظري، كيف أرى الأمر أنتِ وأنا نُشكل فريقًا رائعًا |
| O halde Cuma gecesini benimle takılarak geçirmek için müsait olacaksın. Sadece Senle ben. | Open Subtitles | ستكونين متوفرة ليوم الجمعة أنتِ وأنا |
| İkimiz de hayatımızı kaderimizi aramakla geçirdik ve ben nihayet cevaplara eriştim. | Open Subtitles | أنتِ وأنا أمضينا حياتنا بأكملها نبحث عن قدرنا، وأنا أملك الجواب أخيرًا. |
| Şimdilik bu bilgi sadece ikimizin arasında kalacak, tamam mı? | Open Subtitles | من الآن، أنتِ وأنا سنكون أقصى من يعلم هذا، اتفقنا؟ |
| Ne yazık O iki kişi sen ve beniz | Open Subtitles | ياله من عار أن هذان الإثنان هما أنتِ وأنا |