| Sen ve ben masumuz. Bunu biliyorsun. Ben de biliyorum. | Open Subtitles | هاري , أنا وأنت أبرياء أنت تعلم هذا , وأنا أعلم هذا |
| Biz onsuz dışlamak için yeterli güç daha var , Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لدينا قوى كافية لنحكم بدونه ، أنت تعلم هذا |
| Kadın askerle arkadaşlık etmek yasak. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | ليس مسـموحا لنا بأن نتصادق مع المجندات الجديدات أنت تعلم هذا |
| Baba, Lana'dan onu ilk gördüğümden beridir hoşlanıyorum. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | أبي لقد أعجبت بلانا منذ المرة الأولى التي رأيتها بها أنت تعلم هذا |
| Aynı durum sözkonusu değil ve sen Bunu biliyorsun | Open Subtitles | لماذا تجعل هذا مشابهه له ؟ أنه ليس نفس الموقف أنت تعلم هذا |
| Dalış sandalyesi ölüm cezasıdır. Bunu biliyorsun. Onun için yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | إن سقوط الجذع هو جملة الموت، أنت تعلم هذا أنت ليس لديك شيء لفعله من أجلها |
| İyi gözükmen için hiçbir şeye gerek yok. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لا اعتقد بانك تحتاج إلى أيه مساعده لكي تبدو بصوره جيده أنت تعلم هذا |
| Hâlihazırda çok kötü bir durumdasın. Bunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنتَبالفعلفىموقفسيء، أنت تعلم هذا ، أليس كذلك؟ |
| aynı babamın uyardığı gibi hepsi yapmadım der, Bunu biliyorsun.. | Open Subtitles | كما حذرني والدي بربك , إنهم يقولون أنهم لم يرتكبوا الجريمة أنت تعلم هذا |
| Bence sen de inanılmaz birisin ama zaten Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | أعتقد بأنك جميل بشكل لا يصدق أيضاً . أنت تعلم هذا مسبقاً |
| O iyi durumda ama sen zaten Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | وهي بخير تمامًا، لكن بالتأكيد أنت تعلم هذا |
| O iyi durumda ama sen zaten Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | وهي بخير تمامًا، لكن بالتأكيد أنت تعلم هذا |
| Sen benim biricik aşkımsın. Bunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت حبي الحقيقي الوحيد أنت تعلم هذا ، أليس كذلك ؟ |
| Baban ve ben yardım etmek istiyoruz, Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنا ووالدك ، نريد أن نساعدك ، أنت تعلم هذا |
| Bu şekilde yalıtılması büyük bir ihlal. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | إنه انتهاك كبير بحقها أن تُعزل هكذا أنت تعلم هذا |
| Onlara çocuğu veremezsin. Bunu biliyorsun! | Open Subtitles | أنت لا تستطيع أن تُعطيهم الفتاة أنت تعلم هذا |
| Diger bütün çavuslar gibi yazili sinavi geçti, Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | تخطى إمتحان نظرى مثلما فعل أى رقيب أخر أنت تعلم هذا |
| Pasifik'in bu bölümü hiçbir haritada güncel değildir. Siz de Biliyorsunuz. | Open Subtitles | الرسوم البيانية لم تجدد حتى الآن فى هذا الجزء من المحيط الهادى, و أنت تعلم هذا |
| Soruşturmalar zaman alır, Michael. Sen de Biliyorsun bunu. | Open Subtitles | هذه التحقيقات تأخذ وقتا يا (مايكل)، أنت تعلم هذا. |
| Sana olanları Rick anlattı. Rick benden nefret ediyor. Bunu sen de biliyorsun. | Open Subtitles | "ريك" أخبرك بهذه الأشياء أنه يكرهني ، لطالما كرهني و أنت تعلم هذا |
| Cartoon Network'ün Adult Swim kuşağında baba. Bunu bildiğine eminim. | Open Subtitles | انه على قناة الكرتون أنت تعلم هذا |