| Artık bu işte yokum, benden bu kadar desem ne olur? | Open Subtitles | ماذا لو قلت أني أكتفيت من هذا؟ أنا أنسحب, ماذا سيحدث؟ |
| Tamam, kusura bakmayın ben yokum. | Open Subtitles | يَا إلهي حسناً ، أنا آسفه أنا سوف أنسحب من العملية |
| Beni kovamazsın çünkü ben bırakıyorum. Hey, Joel. Nasıl gidiyor? | Open Subtitles | لا لاتستطيع طردي ليفون لأنني أنسحب مرحباً جويل |
| bırakıyorum ve bunun hakkında konuşmayacağım. | Open Subtitles | سوف أنسحب وقد انتهينا من الحديث في الأمر |
| Pas ve beni çıkartın. | Open Subtitles | أنا أنسحب, ثم أخرجني من اللعبة |
| Pas. Lütfen eve gidebilir miyim? | Open Subtitles | أنسحب, هلّا أذهب للمنزل رجاءً؟ |
| pes etmedim. Teyzen ve benim sanatsal farklılıklarımız var. | Open Subtitles | لم أنسحب, أنا وخالتك لدينا بعض الخلافات الفنية |
| Ama annem hastalandığı için bir dönem sonra bırakmam gerekti. | Open Subtitles | لكنني أضطررت إلى أن أنسحب بعد ترم واحد لأن والدتي مرضت |
| Tamam, kusura bakmayın ben yokum. | Open Subtitles | يَا إلهي حسناً ، أنا آسفه أنا سوف أنسحب من العملية |
| Bütün zamanını dersi gereksizce zorlaştırıp beni aşağılamaya çalışarak geçireceksen ben yokum. | Open Subtitles | و إن كنت ستقضي وقتك محاولاً تصغير شأني من خلال جعل الفصل صعب لدرجة غير ضرورية إذاً أنا أنسحب. |
| Ciddiyim. Kararları veren ben olmayacaksam bu işte yokum. | Open Subtitles | إن لم أبدأ بإصدار القرارات فأنا أنسحب ، بجد |
| İkinci bir açılış daha olursa ben yokum. | Open Subtitles | نعم، حسناً، باللحظة التي ارى بها مخرج، أنسحب |
| Partiye gitmek istemiyorum. Ben yokum. | Open Subtitles | .لا أريد الذهاب لهذة الحفلة , أنسحب |
| Uçağa binersen işi bırakıyorum. | Open Subtitles | إذا ركبت هذه الطائرة، فأنا أنسحب |
| Bu yüzden bırakıyorum. | Open Subtitles | هذا ما أتحدث عنه لهذا سوف أنسحب |
| Madem bana inanıyorlar, ben de diziyi bırakıyorum. | Open Subtitles | طالما لا يؤمنون بي، أنسحب بدوري |
| Bayanlar baylar, benden Pas. | Open Subtitles | سيداتي سادتي، أنا أنسحب |
| - Pas. - Ben de yokum. | Open Subtitles | . ـ أخرج . ـ أنسحب |
| Sapığın teki telefon açtı diye pes etmeyeceğim, George. | Open Subtitles | لن أنسحب بسبب مكالمة تهديد واحدة، جورج |
| ...bir yerim yaşarana ya da patlayana kadar pes etmem. | Open Subtitles | أنا لا أنسحب حتى يتمزق شئ أو ينفجر |
| Bu zamana kadar gelmişim. Mezun olmadan okulu bırakmam hayatta. | Open Subtitles | نجوتُ طيلة الفترة المنصرمة ومحال أن أنسحب قبل التخرّج |
| Bugün kampusteki yurtta son günüm, oradan çıkabilir ve paramı Geri alabilirim. | Open Subtitles | اليوم هو الأخير , أستطيع أن أنسحب من السكن الجامعي وأستعيد مالي |
| Sporu bırakmadım. | Open Subtitles | حسنًا لم أنسحب من النادي |
| Yarıştan Çekiliyorum çünkü bu iş için en iyi adam değilim artık. | Open Subtitles | أنا أنسحب من هذه الانتخابات لأنني لست الرجل الأفضل لهذا العمل |