| Beni kurtarmanın bir yolunu arıyorlardı, ancak onlara kurtarılmaya ihtiyacım olmadığını söyledim. | Open Subtitles | .. لقد قالوا أنهم يسعون لإنقاذي لكنني أخبرتُهم أنني لا أحتاج لإنقاذ |
| - Dün bana buradaki en zeki öğrencilerden olduğumu söylediniz yani kopyaya ihtiyacım olmadığını biliyorsunuz. | Open Subtitles | أنت أخبرتني بالأمس أنني كنت واحد من أذكى الطلاب بالجامعة، لذا فأنت تعلم أنني لا أحتاج للغش. |
| Pek çok şeyden vazgeçmem gerekti ama fazlasına ihtiyacım olmadığını öğrendim. | Open Subtitles | واضطررت للتخلي عن أشياء، لكن ماتعلمته أنني لا أحتاج الكثير. |
| Kral olmamış olabilirim ama kimsenin bana acımasına ihtiyacım olmadığını öğrenmiş oldum. | Open Subtitles | ربما أنا لست الملك لكني أدركت أنني لا أحتاج الى عطف أي أحد |
| Sadece yardıma ihtiyacım olmadığını söylüyorum. | Open Subtitles | أنا أقول أنني لا أحتاج المساعدة |
| Sana doktora ihtiyacım olmadığını söyledim. | Open Subtitles | وأخبرتكِ أنني لا أحتاج الى طبيب |
| Vay be! - Vay be harbiden! - İlaca ihtiyacım olmadığını ispatladık. | Open Subtitles | لا نحن اثبتنا أنني لا أحتاج لدواء |
| Biliyorsunuz, yakın zaman önce kendimden başka kimseye ihtiyacım olmadığını düşünüyordum. | Open Subtitles | ... تعلمون ، أظن قبل فترة وجيزة ، اعتقدت أنني لا أحتاج إلى مساعدة أحد غير نفسي |
| Ben de iznine ihtiyacım olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | و أخبرتك أنني لا أحتاج إذنك |
| Ben de iznine ihtiyacım olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | و أخبرتك أنني لا أحتاج إذنك |