ويكيبيديا

    "أنه لم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ki
        
    • olmadığını
        
    • hiç
        
    • onun
        
    • olduğunu
        
    • Daha
        
    • olmadığı
        
    • onu
        
    • bile
        
    • söyledi
        
    • bunun
        
    • olması
        
    • hiçbir
        
    • olmadı
        
    • olmaması
        
    Moneypenny, biliyorsun ki senden başka kimse olmadı ve olmayacak. Open Subtitles منىبينى أنتِ تعرفين أنه لم ولن يكون هناك أحد غيرك
    Anladım ki başka hiç bir kadın senin bana hissettirdiklerini... hissettiremedi, hissettiremez. Open Subtitles أدركتُ أنه لم تحرك مشاعري امرأة أخرى وحتى الآن كما تحركينها أنت
    onun durumunda, hayatını kurtarmak için yapabileceğim bir şey olmadığını biliyordum, TED كنت أعلم أنه لم يكن هناك ما يمكن فعله لإنقاذ حياتها.
    İşte bu noktada alevler son kez ses çıkarır ve orada hiç olmamışlar gibi bir duman eşliğinde kaybolurlar. TED فيعطي هذا اللهيب الملتوي همسه الأخير ويختفي مع خيوط الدخان كما لو أنه لم يكن هناك نارًا على الإطلاق.
    Bak, o hiç kimseye ödeme yapmadı, bunun doğru şey olduğunu düşünüyor. Open Subtitles ما أقصده أنه لم يدفع مالاً لأحد ويظن أنه يحقّ له ذلك
    Demek ki onun masum olduğuna dair bir şeyler biliyorsun. Open Subtitles هذا يعني أن لديك دلائل أكثر على أنه لم يرتكبها
    Gösterisine o kadar konsantre olmuş ki onu farketmiş görünmüyor. Open Subtitles لكنه يركز جيداً على عرضه حيث يبدو أنه لم يلاحظها.
    Suç mahalinin yakınında bile değildi, nasıl bir tanık olabilir ki? Open Subtitles أنه لم يكن بالقرب من مسرح الجريمة أى نوع من الشهود..
    Kolay olmadığını da biliyorum. Ama en azından çocuklar var. Open Subtitles أعرف أنه لم يكن سهلاً لكن على الأقل لديك الطفلان
    Ortada bir bebek olmadığını gördüğü an beni yere fırlattı. Open Subtitles عندما رأى أنه لم يكن هناك طفل رماني على الأرض
    Kesinlikle sen, her şeyi hatırlayan adam onun bir rüya olmadığını biliyorsun. Open Subtitles بالتأكيد أنت، يا من تتذكّر كل شيء، تعلم أنه لم يكن حلمًا
    Ama şunu kabul etmem lazım: Bana hiç yalan söylemedi. Open Subtitles لكني أشهد له بأمر واحد، أنه لم يكذب عليّ أبداّ
    Ben de hiç iş kalmadığını düşünüyorsun, öyle değil mi? Open Subtitles أنت حقاً لا تظن أنه لم أعد بقوتى أليس كذلك؟
    Ishbal halkı yok edilmişti , ve çok az kurtulan olduğunu olduğunu duydum. Open Subtitles شـعـب إشــبـال أُبـيـدوا عن بكرة أبيـهم وسمـعـت أنه لم يبق منـهم إلا الـقـلـيل
    Sorun sadece malzemedeydi, o zamanlar mekanik anlamda bu Daha zordu, bunun basit nedeni de malzemelerin elverişli olmamasıydı. TED المشكلة أنه من الناحية العملية الميكانيكية كان ذلك صعباً في الماضي للسبب البسيط أنه لم تتواجد الوسائل لفعل ذلك
    Julio ne hissettiğini bilmiyordu. Bildiği tek şey bunun öfke olmadığı idi. Open Subtitles خوليو لم يعلم بماذا شعر هو يعلم فقط أنه لم يكن غضب
    O kadar da kötü değildi. Sen onu benim kadar tanımadın. Open Subtitles أنه لم يكن بهذا السوء أنت لم تعرفه كما أعرفه أنا
    Çok kızgın olduğunuz tek bir an bile mi yok? Open Subtitles أتعنين أنه لم تمر لحظة عليكِ كنت فيها غاضبة جدا؟
    hiçbir yönetmenin ona rolünü bu kadar çabuk ifade edemediğini söyledi. Open Subtitles أخبرتني أنه لم يسبق لمخرج أن أشركها في دور بهذه السرعة
    Demek istediğim, seni kovmamış olması beni gerçekten çok şaşırttı. Open Subtitles أنا أقصد بأنني مندهش حقا من أنه لم يطردك بعد
    Yani, artık kendisine saygısı olan hiçbir üniversite öğrencisi ev telefonu kullanmıyor. TED أعني، أنه لم يعد اي طالب كلية محترم يملك خدمة هاتف منزلي
    Tuhaf olansa, yüzü dışında başka bir yerinde akım izi olmaması. Open Subtitles الشيء المضحك هو أنه لم يكن هناك إشارة للبرق باستثناء وجهها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد