| - Bu bir dialektik... farklı dillerden parçalar içeriyor. | Open Subtitles | ـ لا استطيع أن أحدد لهجتهم أنه يحتوي على عناصر من كاجابوكوي ترتيب يانوماميس وربما حتى الاماهاكاس |
| Sayın Başkan görünüyor ki bu dosya Amerika'nın nükleer savunmasının operasyon detaylarını içeriyor. | Open Subtitles | سيدي الرئيس هذا الملف يظهر أنه يحتوي على التفاصيل العملية لكل الدفاعات المضادة النووية الخاصة بالولايات المتحدة |
| Yumuşatma işlemine yardım eden işlenmiş amino asit içeriyor ama bunun için şart değil. | Open Subtitles | أنه يحتوي حمض أميني مُعَدَل يساعد في عملية التليين, و لكنه ليس ضروري لها |
| Bu altın parıltıyı bulma yolunda ihtiyaç duyduğun herşeyi içeriyor. | Open Subtitles | أنه يحتوي على كل ما تحتاجه... إلى العثور على طريقك إلى وهج الذهبي. |
| Yüksek miktarda nitrozamin içeriyor. | Open Subtitles | أنه يحتوي على تركيزات عالية من "دايميثلين تروثامين" |
| Müşterilerimizin gizli bilgilerini içeriyor. | Open Subtitles | أنه يحتوي على معلومات سرية حول عملائنا |
| Ayrıca orada bulabileceğin bütün bileşimleri içeriyor baryum, sodyum, kriptosporidyum vs. | Open Subtitles | كما أنه يحتوي على جميع العناصر التيقدتتوقعينإيجادهافيه... باريوم, صوديوم, الكريبتوسبوريديوم,الىأخره.. |
| Yüzük hediyeyi içeriyor: | Open Subtitles | أنه يحتوي على هدية : |
| Yüzük hediyeyi içeriyor: | Open Subtitles | أنه يحتوي على هدية : |