| Yalnız, bu alet biraz gürültü yapıyor gibi. | Open Subtitles | إلا أن هذا الشيء يبدوا أنه يصنع قليلا من الضوضاء |
| Para kazanmak için kutu yapıyor. | Open Subtitles | أنه يصنع الصناديق من أجل كسب المال |
| Kendi künyelerini kendisi yapıyor. | Open Subtitles | . لا بد أنه يصنع البطاقات بنفسه |
| O da zincir yapıyor. | Open Subtitles | أنه يصنع السلال |
| Akropolis'in modelini yapıyor. | Open Subtitles | - أنه يصنع نموذج من الجزء الاعلى المحصن |
| Sanırım bomba yapıyor. | Open Subtitles | أعتقد أنه يصنع قنبلة |
| Robotları yapıyor. | Open Subtitles | حسنا أنه يصنع الأليين |
| Mikey, sana da alkol kokteyli hazırlamamı istemediğinden emin misin? Harika limon kokteyli yapıyor. | Open Subtitles | أنه يصنع شراب ليمون شرس |
| Cinayeti işledikten sonra şov yapıyor da olabilir. | Open Subtitles | ربما أنه يصنع عرضاً بعد قتلهم |
| Bomba mı yapıyor bizimki? | Open Subtitles | -أتظن أنه يصنع قنبلة؟ |