| Geçici bir süreliğine bile olsa bunu denemeliyim. | Open Subtitles | لربما سيكون فقط مؤقتاً لكني يجب أن أحاول |
| Bu oldukça karmaşık bir sistem, ama belki basitleştirerek anlatmayı Deneyebilirim. | TED | حسنا ، انه نظام معقد نوعا ما ، ولكن اسمحوا لي أن أحاول تفسير ذلك، وربما تبسيطه. |
| Söz veremem ama Denerim, denemeyi de Denerim. | Open Subtitles | لا أعدك بأني سأحاول ولكن سأحاول أن أحاول. |
| Katılmayacağım için beni bağışlayın ama bu bozgunu düzeltmeye çalışmalıyım. | Open Subtitles | ستسامحينى لعدم الحضور لكن يجب أن أحاول تعويض تلك الخساره |
| Yeni bir geleneği başlatmaya çalışmamalıydım. | Open Subtitles | لم يكن علي أن أحاول بدء بعض التقاليد الغبية الجديدة |
| Bu işte son bir kez şansımı deneyeyim dedim. | Open Subtitles | فكرتُ أن أحاول أن أقوم بعملي للمرة الأخيرة |
| Ona açıklamayı denemek, söylemeye çalışmak... | Open Subtitles | و أن أحاول أن أفسر لها أحاول أن أقول لها |
| Belki de şu oturağı denemeliyim. | Open Subtitles | لربما أنا يجب أن أحاول هذا الشيء المجنون. |
| Ve genişleyerek 50 yıl sürecek bir sevgiye yönelen bir yola girmeyi denemeliyim. | Open Subtitles | وربما يجب أن أحاول الإنخفاض بالطريق بشكل متصاعد وبطئ لنوع من الحب يتحول لمساندة لخمسين سنة |
| Hiçbir şey olmamış gibi davranmak istiyorsan, Deneyebilirim. | Open Subtitles | إذا تريد أن تدّعي بأنّ شيء لم يحدث ، أنا يمكنني أن أحاول. |
| Ama ailesi için birşeyler yapmayı Deneyebilirim. | Open Subtitles | لكنني اعتقدت أنه يمكنني أن أحاول أن أفعل شيئاً لوالديه |
| Denerim, ama fiziksel durumu herşeyi tehlikeye atıyor. | Open Subtitles | أستطيع أن أحاول, لكن في حالته الجسدية ذلك قد يجعل الأمور أسوء |
| Bu belaya ben bulaştım, kendim çıkmaya çalışmalıyım. | Open Subtitles | لقد ورطت نفسي في هذه الفوضى وعليّ أن أحاول الابتعاد عنها |
| Elwood'Ia ilgili bir şey yapmaya asla çalışmamalıydım. | Open Subtitles | لم يكن على أن أحاول "أن أفعل شيئاً بشأن "ألـوود |
| Tamam, bir de ben deneyeyim, tamam mı? | Open Subtitles | قادر على تحمّل الضغط في مثل هذه المواقف المرعبة حسناً، اسمحي لي أن أحاول معها، حسناً؟ |
| O ateşi geri getirebilir. Muhtemelen, daha kötü olan, o benimle bile çalışmak istemiyor. | Open Subtitles | من المحتمل, لكنه لا يعرف ما هو الأسوأ إنه لا يريدني حتى أن أحاول |
| Peki. Galiba yardım etmeye çalışabilirim. | Open Subtitles | حسناً أظن أنه يمكنني أن أحاول مساعدتك |
| Bunun çok zor olduğunu biliyorum, ama yine de denemek zorundayım. | Open Subtitles | الآن، أعلم أنها فرصة ضئيلة ولكن يجب عليّ أن أحاول |
| Aylardır senden uzaklaşmaya çabalıyorum ve seninle seyahate mi çıkacağım? | Open Subtitles | أن أحاول أن أبتعد عنك منذ شهور والآن سأذهب معك فى نزهة |
| Senin için eve benzer birşey yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | و أن أحاول أن أجعل شئ مثل البيت بالنسبة إليك |
| Ben Bunu denemek zorundayım. Bana kızma. | Open Subtitles | يجب أن أحاول فلا تغضبي مني |
| Belki daha çok uğraşmalıydım. | Open Subtitles | .ربما كان علي أن أحاول أكثر. |
| Ben deneyebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكن أن أحاول ؟ |
| Şansımın düşük olduğunu biliyorum ama denemek zorundayım! | Open Subtitles | أعرف بأنّني لا أستطيع السباحة لكنّي يجب أن أحاول |