| Hakkınızda dava açıp 100.000 dolar istemesini söyleyeceğim. 50.000 bence az olur. | Open Subtitles | أريد أن أخبره بأن يقاضيك بـ 100.000 لا أعتقد أن 50.000 كافية |
| Ona karşı da haksızlık. Ona gerçeği söyleyeceğim. | Open Subtitles | هذا ليس صواب، لست عادلة معه، لابد أن أخبره |
| ona söylemek istiyorum ama üzülecek diye deli gibi korkuyorum. | Open Subtitles | أقصد أريد أن أخبره لكني أخشى من أن أؤذيه بشدة |
| En az yüz kez Ona anlatmaya çalıştım, ama beni dinlemedi. | Open Subtitles | حاولت أن أخبره مائة مرة و لكنه لم يسمح لى |
| Harika olduğunu Ona söylememi istemiyorsan söylemem. Vay be! | Open Subtitles | لا، ما لم تريديني أن أخبره أنّكِ كنت رائعة |
| -Gitmesini söyleyeyim mi? -Arabada kal. | Open Subtitles | هل تريدني أن أخبره ان يذهب ابقى في السيارة |
| Düşündüm de belki ona Kutsal Rahibeler Manastır'ına katıldığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | لذا أفكر بأنّني يمكن أن أخبره أنك إلتحقتِ مع الراهبات ذات المفهوم الناصع |
| Yani sence, ona ne yaptığımı söylemeli miyim? | Open Subtitles | إذاً تعتقدين بأنني يجب أن أخبره بما فعلت ؟ |
| Kim olduğunu ona söylemeliyim. | Open Subtitles | قمت بما يكفي من أضرار، ويجب أن أخبره بحقيقته. |
| Bütün bunların beni ne kadar rahatsız ettiğini ona söylememeliyim | Open Subtitles | بالرغم من هذا، لا يجدر بي أن أخبره بأن هذا الأمر يزعجني للغاية |
| Çocuklar, söyleyeceğim. | Open Subtitles | عليّ ان أخبرك الحقيقة أصدقاء، عليّ أن أخبره |
| Ona, bir siyaha göre çok kötü yaşlandığını söyleyeceğim. | Open Subtitles | أريد أن أخبره أنه هرمٌ أكثر بالنسبة لرجل اسود |
| Savaşın bittiğini söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأحاول أن أخبره أن الحرب إنتهت |
| ona söylemek istediğim bir şey var ayrılmadan önce. | Open Subtitles | حسنا ، يوجد شئ أريد أن أخبره به قبل أن نفترق |
| Sonunda bir cadı olduğumu, biliyor musun, ona söylemek benim cesaret berbat. | Open Subtitles | و أشعر أنه يجب أن . أخبره الليلة و إلا سأجبن |
| En az yüz kez Ona anlatmaya çalıştım, ama beni dinlemedi. | Open Subtitles | حاولت أن أخبره مائة مرة و لكنه لم يسمح لى |
| Ona anlatmaya çalıştım beyzbol, Amerika'nın en popüler oyunu ama o bunu... | Open Subtitles | ...لقد حاولت أن أخبره بأن لعبة البايسبول الأمريكية ، تسلية مفضلة .... |
| Ona söylememi ister misin... | Open Subtitles | هل تريدني أن أخبره... |
| Ben söyleyeyim. Beni de görmesi daha etkili bir taktik olur. İkinci adım ne? | Open Subtitles | كلاّ، يجب أن أخبره أنا، فرؤيتي ستكون أفضل وسيلة، ما هي خطوتك الثانية؟ |
| Ona hikâyeyi yayınladığınızdan bu yana 75.000 kadar yeni izleyici kazandığınızı söyleyebilirim. | Open Subtitles | سيكون بمقدوري أن أخبره أنه ارتفع إلى 75,000 مشاهد جديد منذ أن حقق سبقه الاخباري. |
| - Ona bir an önce söylemeli miyim? | Open Subtitles | هل يجب فقط أن أخبره ؟ |
| Evet bebeğim, ona söylemeliyim. | Open Subtitles | أجل يجب أن أخبره فيعرف أنني من سربت سره فينتهي أمره |
| Ve muhtemelen de bu düşündüklerimi, ona söylememeliyim. | Open Subtitles | إلى مكان غير معروف وربما أيضا لايفترض أن أخبره بما أفكر فيه |