ويكيبيديا

    "أن واحد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • biri
        
    • tanesi
        
    Ailemizin araba sürüş geçmişine bakıyorum da, içimizden biri soluğu yine hastanede alabilir. Open Subtitles فباسترجاع تاريخ عائلتنا بالقيادة سنستخلص أن واحد منا سينتهى به الأمر بالبقاء بالمستشفى
    Dahası, dünyadaki her dört şeker hastasından biri artık Çin'den geliyor. TED ومن المثير للقلق، أن واحد من كل أربعة مصابين بمرض السكري في العالم أصبح من الصين.
    Araştırmalardan öğrendiğimiz kadarıyla her beş kişiden biri, yani %20'si, ne yapılması gerektiği hakkındaki fikirlerini değiştiriyorlar. TED ما نعرفه من الأبحاث، هو أن واحد من كل خمسة منكم، أي عشرين بالمائة، سيُغيّرون رأيهم بشأن ما سيقومون به.
    Sadece bir tanesi CIA'e katılmıştı ve CIA bunu doğrulamıyor. Open Subtitles ما حدث أن واحد من المعتقلين إدعى ذلك لكن السي آي إيه لم تؤكد هذا الإدعاء
    Frank Bova'nın adını duyduğuna sevinmeyecek bir tanesi aklıma geliyor. Open Subtitles تخيل أن واحد منهم لن يحب " سماع إسم " فرانك بوفا
    Enteresan olan şey, her üç çocuktan biri marşmelova baktı ve şöyle ... TED ما يثير الانتباه أن واحد من كل ثلاثة سينظر إلى الحلوى و
    Bence o yetişkin erkeklerden biri lanet bir sandviç yapmayı biliyor olmalı. Open Subtitles و أعتقد أن واحد من الرجال الكاملي البلوغ يعرف كيف يصنع ساندوتشا لعينا
    Aramızdan biri senatörle hemseri cıktı. Open Subtitles لقد أتضح أن واحد منا قد اتى من مسقط رأس السيناتور من هذا ؟
    Zengin olanların biri, beni vasiyetine yazar diye umut ediyorum. Open Subtitles إنني آمل أن واحد من الأغنياء هناك قد يكتب لي بعض أملاكه
    Bizden biri sanatın değerini anlamadığında artık bir daha ki sefer olmayacaktır. Open Subtitles بما أن واحد منّا لايرى القيمة في الفن لن يكون هناك مرة أخرى
    Diğerlerinden biri annen olduğuna göre, hala başın dertte demektir. Open Subtitles حسنا, طالما أن واحد من الباقين هو أمك, فلا زلت في ورطة
    52'si trene en yakın mesafede olan baz istasyonu üzerinden yapılmış. Bu aramalardan biri bombacı tarafından gerçekleştirildi. Open Subtitles هناك 52 منها تمّت عبر برج الإرسال القريب من ذلك القطار هذا يعني أن واحد من هذه الإتصالات تعود الى المُفجِر.
    Lakin yediliden biri diğer altı kişiye ihanet etti. Open Subtitles إلا أن واحد من هؤلاء السبعة قد غدر بالستة الآخرين.
    Umalım da sadece biri katliam meraklısı olsun. Open Subtitles لنأمل فقط أن واحد منهم لا يحب عدد الضحايا الكثيرة
    Buradan çıkaracağımız sonuç biri öldürmeyi seviyor, diğeri sevmiyor. Open Subtitles ما الذي ستقرره نتائج هو أن واحد هو سعيد لقتل واحد هو لا.
    Gerçek şu ki, şu an bu odadakilerden biri, cihazı kafasına takmış, her şeyi görüyor ve bu kesinlikle ben değilim. Open Subtitles الحقيقة هي أن واحد منا الأن في الغرفة يرتدي السماعة يرى كل هذا، وهو ليس أنا.
    Diyorsun ki hayvanlardan biri bir davranış gösterdiğinde bu davranış birinden diğerine yayılıyor. Open Subtitles أنت تقول أن واحد من الحيوانات يبدأ في إظهار السلوك ومن ثم ينتقل من واحد للآخر
    Pekala, şimdi sizlere sadece iki tane daha arayüz göstermek istiyorum, çünkü bence en büyük zorluklarımızdan bir tanesi doğal sistemlerle olan ilişkimizi yeniden hayal etmek, sadece bu çarpık bireyselleşmiş sağlık modeliyle değil ama doğayı paylaştığımız hayvanlar yoluyla. TED حسنا ، لذلك أريد أن أبين لكم فقط اثنين من أكثر الواجهات، لأنني أعتقد أن واحد من التحديات الكبيرة التي نواجهها إعادة تخيل علاقتنا مع الأنظمة الطبيعية، ليس فقط من خلال هذا النموذج الصحة الشخصية الملتوية، ولكن من خلال الحيوانات التي لنا معها تعايش.
    Savaşın, ona iştirak edenler üzerindeki en büyük etkilerinden bir tanesi, onları hem kendilerinden yaşlı olanlardan hem de kendi çocuklarından ayırdığı gerçeğidir. Open Subtitles أعتقد أن واحد من أهم نتائج ... الحرب على من عايشوها هو مدى العزلة التى خُلقت بينهم وبين كل ... من أبائهم من ناحية وصغارهم من ناحية أخرى
    - Sanırım bir tanesi hasta. Open Subtitles أعتقد أن واحد منهُم مريِض.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد