| Ona o köşeden uzak durmasını söyledim. | Open Subtitles | طلبت منه أن يبتعد عن ذلك الركن |
| Aşağılayıcı olan yetişkin bir erkeğin başka bir yetişkin erkeğe kadının o küçük şeyinden uzak durmasını söylemesi. | Open Subtitles | السخيف هو أن يطلبَ رجلٌ ناضجٌ من رجلٍ ناضجٍ آخر أن يبتعد عن عضو امرأةٍ... |
| Ona uyuşturucudan uzak durmasını söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتُه أن يبتعد عن المخدرات. |
| Ona hayatımdan uzak durmasını söylemiştim. | Open Subtitles | قلت له أن يبتعد عن حياتي |
| Çocuğun cesetten uzak tutmam gerek. | Open Subtitles | أريد من الفتى أن يبتعد عن الجثة. |
| Bu işleri bıraktığımda ona bu adamlardan uzak durmasını söylemiştim. | Open Subtitles | ! لقد أخبرته أن يبتعد عن هؤلاء الرفاق |
| Şimdi ona kardeşimden uzak durmasını söyle. | Open Subtitles | والآن أخبره أن يبتعد عن أختى |
| Barkley'e evimden uzak durmasını söyler misin? | Open Subtitles | هلا اخبرتي (باركلي) أن يبتعد عن شقتي؟ |
| Sadece Sandoval'a benim bölgemden uzak durmasını söyleyin. | Open Subtitles | فقط قل لـ(ساندوفال) أن يبتعد عن منطقتي |
| Ona kızımdan uzak durmasını söyle! | Open Subtitles | أخبره أن يبتعد عن ابنتي الآن! |
| Çocuğun cesetten uzak tutmam gerek. | Open Subtitles | أريد الولد أن يبتعد عن الجثة |