| 1945 yılında Berlin halkı yenilmişti. | Open Subtitles | خرج أهل برلين سنة 1945 يجذرون أذيال الهزيمة |
| Berlin halkı, yıllarca istikrarsız bir hayat sürdü. | Open Subtitles | عاش أهل برلين حياة متزعزعة على مدى سنوات |
| Berlin halkı, Batı Alman Markı'nın değerinin daha yüksek olduğunu fark etti. | Open Subtitles | اكتشف أهل برلين أنّ المارك الألماني الغربي كان يحمل قيمةً أكبر |
| Reuter'e doğrudan "Berlin halkının buna dayanabileceğini düşünüyor musunuz?" dedi. | Open Subtitles | :وقد سأل (رويتر) صراحة أتظن أنّ أهل برلين سيرضون بذلك؟ |
| Yanlarında tüm Berlin halkının Reichstag'da toplanıp protesto etmesini isteyen Ernst Reuter da vardı. | Open Subtitles | كان (إرنست رويتر) برفقتهم الذي بات يناشد جُلّ أهل برلين الآن للإحتشاد في (الريشستاج) للإحتجاج |
| Berlin halkı sınırda yaşadığının farkındaydı elektrik günde yalnızca dört saatliğine geliyordu. | Open Subtitles | علِم أهل برلين أنهم يعيشون على المحك وصلتهم الكهرباء لأربعة ساعات باليوم فحسب |
| Batı Berlin halkı 1948 Aralığında, şehrin yarısını yönetmesi için yeni bir belediye meclisine oy verdi. | Open Subtitles | ،في كانون الثاني/ديسمبر 1948 صوّت أهل برلين الغربية لمجلس بلدي جديد لإدارة شطرهم من المدينة |
| Elbette! Berlin halkı beni bekliyor. | Open Subtitles | قطعًا أهل برلين يترقبون قدومي |