"أي سبب" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir neden
• hiçbir sebep
• bir sebebi
• bir nedeni
• hiçbir neden
• hiçbir sebebi
• için bir sebep
• hiçbir sebebim
• sebep yok
• Ne nedeni
• bir nedenim
• sebepsiz yere
• hiç bir sebep
• nedenim yok
• için herhangi

Bu gerçekten önemli, çünkü teknolojinin geldiği bu seviyede fiziksel bir alete uyum sağlamamız için bir neden yok.
وهذا هو المهم حقا ، لأنه لا يوجد أي سبب في أيامنا و عصرنا هذا أن نتقيد بجهاز مادي

Ülkemde seyahat eden bir Hintliyim. Belâ için bir neden yok.
أنا هندي أسافر في بلدي و لا أرى أي سبب للمشاكل

hiçbir sebep olmadan kurşun saydırmaya başladı, ve ben anladım.
بدأت العاصفة بدون أي سبب مطلقا، و أنا عرفت ذلك

İşimize dönüp, işe yarar bir şeyler yapmamamızın bir sebebi var mı?
هل هناك أي سبب يمنعنا من العودة لعملنا، و القيام بعمل مفيد؟

Üç saat gecikmenin makul bir nedeni var mı acaba?
هل هناك أي سبب مقنع يجعلك متأخر ثلاث ساعات ؟

Kızımızın tecavüze uğramasıyla ilgili insanlarla konuşmak için hiçbir neden göremiyorum.
لا أرى أي سبب التحدث إلى الناس عن ابنة لدينا تنتهك.

Köle olarak doğmuştu, onun anne babası da öyle ve bir gün Amerika'da siyahi bir erkeğin köle olarak ölmeyeceğine inanmak için hiçbir sebebi yoktu.
ولد في العبودية، كما كان أهله، ولم يمتلك أي سبب ليصدق إمكانية أن شخصًا أسودًا في أمريكا يمكنه الموت حرًا.

Ama bilgileri dışarı çıkarmada kullanamamamız için bir sebep göremiyorum.
لكنني لا ارى أي سبب لعدم المقدرة على إزالة المعلومات

Ve eğer çiçek gönderirsek gitmemizi gerektiren bir neden görmüyorum.
وطالما سنُرسلُ الزهورَ، لا أعتقد بوجود أي سبب يدفعنا للذهاب

Ofisimden çıkarken gayet aklı başında idi. Şüphelenmek için bir neden yoktu
كان متماسكا تماما عندما غادر مكتبى ولم يكن لدى أي سبب للشك

E peki şimdi olması için bir neden... Yani endişelenmeli miyiz?
إذاً، هل هُناك أي سبب بأن يتوجب علينا أن نخاف الآن؟

Ofisimi terk ederken tamamen tutarlı davranıyordu. Şüphelenmek için hiçbir sebep yoktu.
كان متماسكا تماما عندما غادر مكتبى ولم يكن لدى أي سبب للشك

Eğer program başarılı olursa, bunun sadece hastaneyle sınırlı kalması için hiçbir sebep olmadığı yaklaşımındayız.
نحن نسير علي منهج، إذا كان ناجحا لا يوجد أي سبب لكي يبقى داخل مستشفى.

Gözlerimi hiçbir sebep ve hiçbir uyarı olmaksızın yaş akıtırken bulurdum.
كنت أجد عينيّ مليئتان بالدموع بدون أي سبب ظاهر وبدون أي إنذار.

Bu ikisinin beni görebilmesinin özel bir sebebi var mı?
هل هناك أي سبب محدد لما يستطيع هذان رؤيتي ؟

Burada kalmasında ısrarcı olmanın özel bir sebebi var mı?
هل هُنالك أي سبب معيّن جعلك تصرّين على بقائه هُنا؟

Bunu bize anlatmak için neden bu kadar beklediğinizin bir nedeni var mı?
هل هناك أي سبب كي تنتظر كل هذا الوقت لتخبرنا ؟

Bizleri bu karara dahil etmemenin özel bir nedeni var mı?
هل يُوجد أي سبب أن بقيتنا لم يُشاركوا بأخذ هذا القرار ؟

Mimarinin geride kalıp, basitin aldatıcı dünyasını göstermesini gerektiren hiçbir neden yok.
لا يوجد أي سبب أن تخجل العمارة أو ان تقدم عالما وهميا بسيطا

Ee, bunun hiçbir sebebi yok! hiçbir sebebi yok!
فبالتالي لايوجد أي سبب لايوجد أي سبب حقير

Normallerle ucubelerin birlikte geçinememesi için bir sebep göremiyorum.
أتعلمون؟ ، لا أرى أي سبب يمنعنا من الإتفاق معاً

Sana doğruyu söylememek için hiçbir sebebim yok. İkimizin de geleceği buna bağlı.
ليس لدي أي سبب لأخبرك بشيء خلاف الحقيقة مستقبل كلانا يعتمد على الأمر.

Normal hayatına devam etmemen için de bir sebep yok.
لا يوجد أي سبب لا يجعلك تعيش حياة غير طبيعية

Ne nedeni?
أي سبب ؟

Sevgi ve sadakatinden şüphe duymaya hiç bir nedenim ve gerekçem olmayan kişisin.
المحبوب والوفي ليس لدي أي سبب أو شك بذلك

sebepsiz yere en iyi arkadaşıma inanılmaz derecede kaba davrandın.
لقد كنت وقح جدا مع صديقي الطيب بدون أي سبب.

Geri kalan vakalarda ise hiç bir sebep yokken yapmış bir kaçık oluyor.
والباقي يكون المجرم مجنوناً مشوش العقل يفعلها بدون أي سبب

Yaşlı olabilirim ama, burada mezara girmek gibi bir nedenim yok.
،ربما إنني عجوز لكن لا أرى أي سبب اسمح له كي يؤدي بي لقبري

Bu ikisinin evlenmemesi için herhangi bir sebebi olan varmı?
هل أحد من الحضور يعرف أي سبب لماذا هؤلاء الإثنان لا يجب أن يتزوجا ؟