| Oğlunuza SADAKA vermedim. Kendisine saygı duymasını sağladım. | Open Subtitles | لم أعط ابنك إحساناً أعطيته احترامه لنفسه |
| SADAKA ya da lütuf değil. | Open Subtitles | لا أريده إحساناً ولا أريده معروفا |
| - SADAKA falan istemem ben. | Open Subtitles | أنا لا أريد إحساناً |
| İyilik kabul edemem. 5,000 pesetada anlaşalım. | Open Subtitles | أنا لا أقبل إحساناً من أحد . أطلب 5000 بيزيتا |
| Büyükbabana bir iyilik yapıp bunları arkadaşların arasında dağıtırsın, değil mi? | Open Subtitles | ، أريدُك أن تعَمَلَ إحساناً لجدّك بتوزِّيعِهم بين أصدقائِكَ |
| - SADAKA değil. | Open Subtitles | -هذه ليست إحساناً |
| JOSEPHINE BARRY SEVGİ SADAKA DEĞİL | Open Subtitles | "الحب ليس إحساناً. |
| SEVGİ SADAKA DEĞİL JB | Open Subtitles | "الحب ليس إحساناً. (جاي.بي.)" |
| Ama sevgi SADAKA değildir. | Open Subtitles | -لكن الحب ليس إحساناً . |
| Ona yalan söyledim, çaldım. Nasıl olur da iyilik dersin anlamıyorum. | Open Subtitles | كذبت عليها وسرقت منها لا أرى ذلك إحساناً |
| - Senden bir iyilik istesem? | Open Subtitles | - هَلّ بالإمكان أَنْ أنا أَطْلبُ إحساناً منأنت؟ |