Televizyonda ve sinemada 140 kere konuk oyuncu olarak oynadım 16 tane tiyatro oyunu, 39 tane reklam çektim yine de bana direk rolü önermek için yeterli şey görmedim diyorsunuz. | Open Subtitles | أديت ضيف شرف في أكثر من 140 إنتاج سينمائي وتلفزي، ستة عشر مسرحية، تسعة وثلاثون إشهار... |
Onu muhtemelen sabah daha çok 3:30'da yayınlanan Spor Merkezi programının reklam aralarından tanırsın. | Open Subtitles | لا بد أنك شاهدتها في إشهار يذاع باستمرار في الليل خلال برنامج (سبورتسنتر) |
Sadece 30 saniyelik bir reklam olacak. | Open Subtitles | إنه إشهار مدته ثلاثون ثانية |
Dişmacunu reklamı için mi? İki kahve dişlerimi sarartmaz. | Open Subtitles | كوبا قهوة لن يشوّها مظهر أسناني لأجل إشهار معجون الأسنان. |
Duş jeli reklamı çekilecek bir yer gibi görünüyor. | Open Subtitles | تبدو وكأنه من الممكن تصوير إشهار حمام هنا. |
- Ay! -Ay may yok. Sigorta reklamından bahsediyor. | Open Subtitles | لا تتوددي إليها، ذلك حدث في إشهار لشركة التأمين. |
Bu da bir ped reklamından. | Open Subtitles | ذلك إشهار لسدادة قطنية. |
Bir reklam filmi. | Open Subtitles | -أخبرنا -إنّه إشهار |
- reklam çekmek istemiyor. | Open Subtitles | -قال أنه لا يريد إشهار |
Martin Scorsese* ile bir reklam. | Open Subtitles | {\pos(192,240)}،(إشهار مع (مارتن سكورسس |
Yarın asit giderici reklamı var. | Open Subtitles | لديّ إشهار مضاد للحموضة غدا |