| Bu iş için her şeyi yapabilirdin. Bunu bir avanta olarak düşün. | Open Subtitles | تفعلي المستحيل من أجل هذه الوظيفة، إعتبريها هدية |
| Ayrıca seni bu akşam yemeğe çağırmaya geldiğim için bunu benim tarzımda bir düzine kırmızı gül olarak düşün. | Open Subtitles | إعتبريها كالورود الحمر بما انني اتيتُ لدعوتكِ على العشاء الليلة |
| Bunu bir sorun haline getirme, çözüm için bir fırsat olarak düşün. | Open Subtitles | لا تعتقديها مشكلة إعتبريها كفرصة للحلّ |
| - Lütfen, anne. Gecikmiş bir doğum günü hediyesi olarak kabul et, anne. | Open Subtitles | إعتبريها هدية عيد ميلاد متأخرة أمي |
| Erken bir düğün hediyesi olarak düşün. | Open Subtitles | إعتبريها هديّة زفاف مُبكّرة. |
| Bunu destekleme sistemi olarak düşün. | Open Subtitles | إعتبريها مجموعة دعم |
| Onu önizleme olarak düşün. | Open Subtitles | إعتبريها ... . إستعراض. |
| Bunu bu mihraceden fahişesine bir hediye olarak kabul et. | Open Subtitles | إعتبريها ... كهدية من المهراجا لغانيته |
| Veda armağanımı kabul et. | Open Subtitles | إعتبريها هدية الوداع |
| Mamuro'nun siber beyninin yerini söylemene karşılık teşekkürüm olarak kabul edersin. | Open Subtitles | إعتبريها طريقة لشكرك لإرشادنا لمكان دماغ (مامورو) الحاسوبي |