| Benden saklanamazsın. Sadece dön. | Open Subtitles | إلتفت فحسب, لايمكنك الإختباء منّي لايمكنك الإختباء منّي |
| Arkanı dön ve ben söyleyene kadar bakma. | Open Subtitles | إلتفت , ولا تنظر حتى اخبرك بذلك |
| Gerçekten mi? Ve federallerden biri bana döndü ve "Selam, Stevie, gala geceni tebrik ederim" dedi. | Open Subtitles | وإنّي لا أمزح معكِ في هذا، أحد العملاء إلتفت إليّ وقال: |
| O bitirdiğinde, doktor bana döndü. | Open Subtitles | وعندما إنتهت من إفادتها، إلتفت الطبيب إليّ. |
| Sonra dönüp şehir yolunda bu aracın gitmesinin imkanı yok dedi. | Open Subtitles | إلتفت إلي وقال: من المستحيل أن تصل هذه إلى أعلى المدينة الريفيه |
| Kanı hissettim, Arkamı döndüm ve kafasına bir tane indirdim. | Open Subtitles | أحسست بالدم و هو ينزل و إلتفت و ضربته على رأسه |
| Arkanı dön ve ben söyleyene kadar bakma. | Open Subtitles | إلتفت , ولا تنظر حتى اخبرك بذلك |
| Görüyorum seni. dön etrafında. Hadi. | Open Subtitles | هيا, إني أراك, إلتفت هيا, إلتفت |
| Sadece dön etrafında. Sadece dön. | Open Subtitles | لايمكنك الإختباء منّي إلتفت فحسب |
| Sadece dön. Duydun mu beni? | Open Subtitles | إلتفت فحسب إلتفت فحسب, إلتفت فحسب |
| O zaman arkanı dön ve oğluna bak tüccar. | Open Subtitles | إذاً إلتفت خلفك أيها التاجر، وانظر |
| Pekâlâ. Şimdi bu tarafa dön. | Open Subtitles | حسنا الآن إلتفت إلى هنا |
| Ama sonra, arkasını döndü beni görünce artık korkmadığını anladım. | Open Subtitles | و لكن بعدها ، حين إلتفت لي حينما رآني لم يعد يشعر بالخوف |
| Bir yemekte, kör bir kadın birden bana doğru döndü ve hardalı uzatmamı istedi. | Open Subtitles | ــ ذات مرة ، في مطعم .... إلتفت نحوي امرأة عمياء ..... |
| Sonra durdu arkasını döndü ve bana bakarak dedi ki "Evlat beni sevmiyor musun? | Open Subtitles | لكن عندها توقف و إلتفت نظر إليّ و قال |
| Sahneden sonra Truffaut Anouk'a döndü ve: "İşte aynen böyle oynamalısın dedi." | Open Subtitles | وفي آخر التسجيل ، إلتفت(تروفو) إلى "أنوك) وقال، "تلك الطريقة التي لا بد أن تتبيعيها في التمثيل) |
| Teğmen Benedict'e seslendin, döndü ve sana ateş etti. | Open Subtitles | و تؤكد أن الملازم (بيندكت) إلتفت و أطلق النار عليك |
| Bana döndü ve "Walt, bu bir kadın" dedi. | Open Subtitles | إلتفت إليّ ثمّ قال: "والت)، إنها إمرأة)!" |
| Ve bana dönüp hiç de safiyane olmayan şekilde "senin çocukluğun nasıl geçti?" | TED | ثم إلتفت إليّ، بدون إستخفاف، و قال،"كيف كانت طفولتك أنت؟" |
| Konuşmasını bitirdiğinde, sağ kolu olan adama ve Başkana dönüp: | Open Subtitles | و عندما إنتهى إلتفت إلى كبير مساعديه |
| Arkamı döndüm, Luc oradaydı ve dedi ki: | Open Subtitles | إلتفت وكان لوك. وقال لي.. |
| Ben de Arkamı döndüm. | Open Subtitles | و لهذا إلتفت إليه |