Konuşmayı gerçek gıda, yemek pişirme ve halk pazarlarına gitmekten çevirip işlenmiş gıdaların nasıl tekrar yapıldığına getiriyorlar. | Open Subtitles | تغيير المحادثة من الطعام الحقيقي والطبخ والذهاب إلى سوق الخضار إلى الطعام المعالج والتمارين |
Cotonou Anlaşmasına göre, öncesinde Lome Konvansiyonu olarak bilinmektedir, Avrupa tarafından Afrika ülkelerine Avrupa Birliği pazarlarına gümrüksüz mal ihraç etme imkanı verilmiştir. | TED | سأعطيك مثالاُ. ،بموجب اتفاقية كوتونو كانت تعرف سابقا باسم اتفاقية لومي، الدول الأفريقي مُنحت فُرص من أوروبا لتصدير البضائع، تم إعفاءها من الرسوم الجمركية، إلى سوق الاتحاد الأوروبي. |
İkinci olarak, aynı anlaşmanın sığır eti protokolü uyarınca, sığır yetiştiren Afrika ülkelerinin, Avrupa Birliği pazarlarına gümrüksüz olarak sığır eti ihraç kotası bulunmaktadır. | TED | ثانياً على حسب بروتوكل لحم البقر من تلك الأتفاقية، الدول الأفريقي التي تنتج اللحم البقري لديها حصص لتصدير اللحم البقري، بدون رسوم جمارك، إلى سوق الإتحاد الأوروبي. |
Kadınlar toplayıcı olan eski işlerini yitirdiler, ama sanayi devrimi ve sanayi-sonrası devrim sayesinde işgücüne geri geliyorlar. | TED | و فقدت النساء وظائفهن القديمة كجامعات للمحصول و لكن مع ثورة الصناعية و ما بعدها بدأن يعدن إلى سوق العمل |
Kadınların işgücüne hızla katılmadıkları Hindistan ve Japonya gibi yerlerde bile, gazeteciliğe giriyorlar. | TED | حتى فى بلاد مثل الهند و اليابان حيث أن النساء لايهرعن إلى سوق العمل العادي ولكن يتجهن نحو الصحافة |
Mississippi'den New Orleans'taki köle pazarlarına götürülüyorlardı. | Open Subtitles | "تتجه نحو "مسيسيبي "إلى سوق العبيد في "نيو أورليانز |
Bir manava gidiyorsunuz, "Yerli olanı satın al" diyen bir tabela görüyorsunuz, çiftçi pazarlarına, kooperatiflere gidiyorsunuz, seçkin yazarların kitaplarını okuyorsunuz. | TED | حين تذهب إلى محل بقالة، وترى لافتة تقول: "ابتاع المنتج المحلي،" تذهب إلى سوق المزارعين، أو إلى الجمعيات التعاونية، تقرأ كتباً كتبها مؤلفون مشهورون. |
Bu, kadınların işgücüne getirdikleri çok, bir çok özellikten bir tanesi. | TED | أنها إحدى المواصفات العديدة التى تتصف بها النساء التى ستجلبها النساء إلى سوق العمل |
İlk eğilim, kadınların işgücüne katılmalarıydı, ikincisi de yaşlanan insan nüfusu. | TED | الأول هو كون المرأة تنتقل إلى سوق العمل، الثاني هو أن يصبح سكان العالم أطول عمراً. |
Kadınlar işgücüne yeniden katılıyor. | TED | إن النساء عادوا إلى سوق العمل |