| Hepinizin korkmuş ve sinirlerinin gergin olmasını Anlıyorum. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم الآن أنّكم جميعاً تشعرون بالخوف والتوتّر. |
| Baba, tamam Anlıyorum ama patronum da güneydeki hırsızlıklar için şube ne yapıyor öğrenmek istiyor. | Open Subtitles | أبي، إنّي أتفهّم تمامًا، لكنّ رئيسي يودّ إجابات عمّا يفعله القسم بشأن سلسلة الاقتحامات الجارية في الجانب الجنوب. |
| Tedbirli davranıyorsunuz, çok iyi Anlıyorum. | Open Subtitles | تتصرّفون بما يمليه الحذر، إنّي أتفهّم موقفكم تمامًا. |
| Durumu Anlıyorum ve anlayış göstermediğimi sanma. Maalesef bu konuda İç Güvenliğin yapabileceği hiçbir şey yok. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم الوضع، وإنّي مُتعاطفة، لكن لسوء الحظ، لا يُوجد ما بإمكان إدارة الأمن الوطني القيام به. |
| Anlıyorum. Bu biraz zaman alacak. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم سيستغرق هذا بعض الوقت |
| Anlıyorum ama hala resmi olarak "cinayet" denmesi gerek. | Open Subtitles | حسناً، إنّي أتفهّم ذلك. -ولكنّي ما زلتُ بحاجة لأن يقول أحدهم رسمياً جريمة قتل . |
| Hayır, Anlıyorum. | Open Subtitles | كلاّ، إنّي أتفهّم. |
| Önemli değil, Anlıyorum. | Open Subtitles | لا بأس تماماً. إنّي أتفهّم. |
| Anlıyorum. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم الأمر. |
| Anlıyorum Joss, ama gitmezseniz işler daha da çok karışacak. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم يا (جوس)، لكن الأمور ستُصبح أكثر تعقيداً إذا لمْ ترحلي. |
| Anlıyorum, tatlım. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم يا عزيزي |
| İnan bana, seni Anlıyorum. | Open Subtitles | صدّقني، إنّي أتفهّم. |
| Bak Ty, seni Anlıyorum tamam mı? | Open Subtitles | المغزى يا (تاي)، إنّي أتفهّم حالتك، اتّفقنا؟ |
| - Evet, Anlıyorum. | Open Subtitles | -نعم، إنّي أتفهّم |
| Zoey, sorun yok. Sorun yok. Anlıyorum. | Open Subtitles | زوي)، لابأس، لابأس، إنّي أتفهّم) |
| Anlıyorum. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}.إنّي أتفهّم |
| Anlıyorum. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم. |
| Anlıyorum. | Open Subtitles | إنّي أتفهّم. |
| Önemli değil, Harold, Anlıyorum. | Open Subtitles | لا بأس (هارولد)، إنّي أتفهّم. |
| Ivy. Stefan, Anlıyorum. | Open Subtitles | (ستيفان)، إنّي أتفهّم. |