| Seninle olmayı sevdiğimi biliyorsun, Athan... ama ilgilenmem gereken hastalarım var. | Open Subtitles | (أنت تعرف بأنني أحب التواجد معك، (إيثان لكن لدّي مرضى لأرعاهم |
| Bu parti bence Athan'ın konuştuğu şey. | Open Subtitles | أظنُّ أن هذه الحفلة هي ما كان (إيثان) يتحدث عنه |
| Her kimse, Athan'ın önemli olduğunu düşünen kişi. | Open Subtitles | أيًّا مَن كان، فهو من ظنّه (إيثان) مهمًا |
| - Ethan' ın motorunda ben varmışım gibi bahsetti. | Open Subtitles | لقد اشار الي شيئ ما عن كوني خلف إيثان علي الدراجة |
| - Ethan'ı o öldürdü. - Biliyoruz; Roger bize anlattı. | Open Subtitles | لقد كان كله لويد لقد قتل إيثان |
| Yaşananları göz önüne alacak olursak Ethan'ın araştırması onu oraya çekmiş olabilir. | Open Subtitles | النظر في هذه اللحظة، واحتمال أن التحقيق إيثان وتؤدي به إلى الأوبرا. |
| Adım Erhan Wright. CIA'denim. | Open Subtitles | اسمي (إيثان رايت)، من الإستخبارات المركزيّة. |
| Şerif Ethan'ı beklemeye karar verdiğimizi sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أننا إتفقنا على إنتظار المأمور إيثان |
| Neyden kaçıyoruz, Athan? | Open Subtitles | بالإضافة إلى الآن ما الذي تهرب منه، (إيثان)؟ |
| Katarina, Athan Cole'u vurdu. | Open Subtitles | (كاتارينا) أطلقت النار على (إيثان كول) |
| - Athan... - Lütfen, Anne, git. | Open Subtitles | ..(إيثان) - أرجوكِ يا أمّي، اذهبي - |
| Hadi Athan. Yakınımda dur ve acele et. | Open Subtitles | تعال يا (إيثان)، ابقَ قريبًا ! |
| Hayır, Athan, bu kurtuluş değil. | Open Subtitles | لا يا (إيثان)، ليست خلاصًا |
| Athan ölmekte olan adam. | Open Subtitles | إيثان) هو الرجل المُحتضر) |
| - Dur! - Ethan bana zarar vermez. | Open Subtitles | أريد التحدث لـإيثان إيثان لن يؤذني |
| - Ethan, sana birşey sorabilir miyim? | Open Subtitles | إيثان , هل يمكن ان اسالك سؤالا ؟ |
| Jordan birisi. - Ethan onu tanıyor gibiydi. | Open Subtitles | إيثان يبدو انه يعرفه علي ما اظن |
| - Ethan birşeyleri değiştirmek için, gerçekten çok çalışıyor. | Open Subtitles | إيثان" كان يعمل بجد" يحاول تعديل الأشياء |
| Ve Ethan'ın dediğine göre, sanırım Desiree'yi bir daha görmeyeceğiz. | Open Subtitles | ومما قاله إيثان فأظن أن هذه هي نهاية ديزيريه |
| Demek istediğim, Ethan'ın sistemine girerek onun, çözümünde nerede olduğunu zaten biliyorlar. | Open Subtitles | أعني أن الولوج إلى جهاز إيثان بالتأكيد سيساعدهم على معرفة مدى اقترابه من الحل |
| Her şey 2001 Noel günü öncesi başladı Erhan adlı genç bir adam yetim kalmıştı. | Open Subtitles | لقد بدأت مباشرةً قبل أعياد ميلاد 2001، عندما أصبح الشاب (إيثان) يتيماً. |
| Ethan'ı Kurukafa'ya girmek için mi öldürdün? | Open Subtitles | هل كان هذا ثمنك؟ هل تقتل إيثان للحصول على عضوية الجماجم؟ |