| Gidemezsin, Issy. Gidemeyeceğini biliyorsun. | Open Subtitles | لا يمكنك إيسي كنت أعلم أنك لن تستطيع ذلك |
| Ama Issy, onu eski kötü kraliçeden daha çok seviyoruz, değil mi? | Open Subtitles | لكننا يا (إيسي) نحبها اكثر من الملكة القديمة الشريرة، أليس كذلك؟ |
| , Bayan Essie Mae teşekkür ederiz. Nasıl ' tatlım , yapıyorsun ? | Open Subtitles | (شكراً لكِ, سيدة (إيسي ماي كيف خالكِ, عزيزتي؟ |
| Evin hanımı için Essie'nin hırsız olduğuna inanmak oğlunu ayarttığına inanmaktan daha kolaydı. | Open Subtitles | كان من الأسهل على سيّدة المنزل أن تؤمن أن (إيسي) قادرة على السرقة من أن تكون قادرة على إغواء مشاعر ابنها. |
| Issei. | Open Subtitles | لقد أبليت بلاءً حسنًا، إيسي |
| Iseya ailesine gelin gittiği için mutlu olduğunu düşünürdüm hep. | Open Subtitles | ظننت أنها سعيدة في زواجها (من عائلة (إيسي |
| Seni öldürmek istiyorum... ama senin ölümün Yixue'yu karısına ve çocuklarına kavuşturmaz. | Open Subtitles | أريدُ أن أقتلَك لكنَ قتلكَ لَن يُعيدَ (إيسي) إلى زوجتهُ و ابنَه |
| Amanın. Issei-kun? Ben mi? | Open Subtitles | عجبًا، بما أنها مناسبة خاصة، فلماذا لا تعيدها، إيسي كن؟ |
| Sadece birkaç büyük dalga, Issy. Annie, bu bir fırtına! Öleceğiz! | Open Subtitles | (إنها مجرد أمواج عالية قليلة يا (إيسي. آني)، إنها عاصفة)! |
| Bana eski kraliçeyi anlatsana, Issy? | Open Subtitles | إحكي لي عن الملكة القديمة يا (إيسي)؟ |
| Sen ve ben asla öyle demedik, Issy. | Open Subtitles | (وأنا وأنتِ لم نقل ذلك أبداً يا (إيسي. |
| Artık bizi umursamıyor, Issy. | Open Subtitles | (لن تهتم بنا بعد الآن يا (إيسي. |
| - Issy'nin ısırması için de bir kaşık. | Open Subtitles | -وملعقة لـ(إيسي) كي تعض عليها. |
| Kes şunu, Issy. | Open Subtitles | -توقف عن ذلك يا (إيسي) |
| Şansı yaver gitti ve Essie kaptanla bir işbirliği kurdu. | Open Subtitles | (لأجل الـ(لبركانات. وبمحض المصادفة، أجرت (إيسي) تحالفاً مع القبطان، |
| Essie MacGowan'ın cinayet işlemeye meyli yoktu. | Open Subtitles | (لم يكن لدى (إيسي ماغوان أي ميل لإرتكاب جريمة، |
| Sonraki yıllarda Essie çok başarılı bir dükkan hırsızı oldu. | Open Subtitles | على مدى السنوات التالية، أصبحت (إيسي) لصّة مخضرمة، |
| Essie, Newgate Hapishanesi'ne atıldı. | Open Subtitles | (أُخذت (إيسي) إلى سجن (نيوغيت حيث لم تكن سوى مسألة وقت.. |
| Essie'nin gerçekten bebek beklediğini görünce şaşkına dönmüşlerdi. | Open Subtitles | عندما تم إجبارهم على الموافقة بأنّ (إيسي) كانت حبلى بحق. |
| Issei. | Open Subtitles | أغدو أقوى، إيسي |
| Issei! benim Issei'm! | Open Subtitles | ! شكرًا إيسي! عزيزي إيسي |
| Oğlu da Iseya'nın genç eşini aldı ve onu hizmetçisi yaptı. | Open Subtitles | إبنه أخذ زوجة (إيسي) الشابة و يبقيها لديه كأنها عشيقته |
| Morales ve Pancamo Bian Yixue'yi öldürdü. | Open Subtitles | قتلَ (موراليس) و (بانكامو) (بيان إيسي) |
| Issei-kun! | Open Subtitles | ! لقد أبليت حسنًا، إيسي كن |
| Bobby Eacey'nin ilk ve tek albümü. | Open Subtitles | (الألبوم الوحيد لـ (روبيرت إيسي |