| Onu tekrar canlı görmek istiyorsam... tüm söylediklerini yerine getirmem gerekiyormuş. | Open Subtitles | وأني لو اردت أن اراها ثانيةً فلابد أن أتبع تعليماته بالضبط |
| Ve Amerikan'nın dışında ilk görmek istediğim, bazı yerler var. | Open Subtitles | كما أن هنالك اماكن خارج امريكا, اود أن اراها اولا |
| Teyzem Margaret'i saymıyorum. Onu hiç görmedim. | Open Subtitles | انا لا احسب حساب خالتى مارجريت,فانا لم اراها مطلقا, ولا انوى ذلك |
| Buradan her gün geçen kaç araba görüyorum biliyor musunuz? | Open Subtitles | اتعرفون عدد السيارات التي اراها تمر قرب مكان عملي هنا؟ |
| Sonsuza dek. Babası ve onu en son orada gördüm. | Open Subtitles | والدها كان قد انتقل وتلك كانت اخر مرة اراها بها |
| Özellikle bu, gözümün önünden gitmiyor çünkü bu hastalığın kendi gözümle gördüğüm ilk örneği. | TED | هذا الورم بالتحديد التصق في ذهني لأنه كان أول حاله من هذا المرض اراها بنفسي |
| O genç kızı Görebilir miyim? | Open Subtitles | ...هذه السيدة الصغيرة هل يمكنني ان اراها ؟ |
| görmek istediğim şeyler, gitmek istediğim yerler ne kadar boyam kaldığı gibi. | Open Subtitles | اشياء اريد ان اراها ، اماكن اريد زيارتها كم مواد رسم املك |
| Kendi gözlerimle görmek isterdim... yozlaşmayı... suçu, yoksulluğu... | Open Subtitles | أريد أن اراها بعينيّ الاثنتين .. الانحلال .. .. الجريمة , الفقر .. |
| Çünkü bazı fırsatları yakalamak istiyorum ama aslında onu ne görmek ne de onla konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | لانى أريد أن أنتهز فرصة لكنى لا أريد حقا أن اراها او اتحدث اليها |
| Ona ne oldu bilmiyorum. Onu bir daha görmedim. | Open Subtitles | لم اعرف ماذا حدث لها و لم اراها مرة أخرى |
| Ona ne oldu bilmiyorum. Onu bir daha görmedim. | Open Subtitles | لم اعرف ماذا حدث لها و لم اراها مره اخرى |
| Onu hiç görmedim. Ne oldu, öldü mü? | Open Subtitles | ..انا لم اراها من قبل ماذا حدث ، هل تم قتلها |
| bu bir tablodur. Merhamet? düşünyorum ve görüyorum. | TED | هذه هي الصورة .التعاطف ?اعتقد اني اراها. |
| Peki, dinle pislik, söylediğini geri almak için büyük bir ağzın ve tek bir kolun olduğunu görüyorum. | Open Subtitles | حسنا ايها المغفل , الطريقه التي اراها لديك , هي انك تملك لسانا ثرثارا واستطيع بلكمه واحده ان اعيده للداخل |
| JJ'in masasında oturdum ve onun yaptığı işin yarısını yapmaya çalışırken hayatımda görebileceğim en kötü şeylerden bazılarını gördüm. | Open Subtitles | و لقد نظرت الى أسوء الامور التي يمكن ان اراها محاولة ان أقوم بنصف عملها |
| Ve onu mutlu gördüğüm son andı.. | Open Subtitles | لقد تزوجت وأتت وكانت تلك ايضاً اخر مرة اراها فيها سعيدة |
| Onu Görebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكن أن اراها ؟ |
| Onu haftada en az iki kez görmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن اراها مرتان أسبوعياً على الأقل |
| Belki vardır ama ben görmem. Henry'nin işi bu. | Open Subtitles | ربما لدينا ولكن لم اراها من قبل لذلك عندنا هنري |
| Leslie, harika görünüyor. Onu hiç daha iyi görmemiştim. | Open Subtitles | ان ليزلى تبدو رائعة, انا لم اراها مشرقة هكذا من قبل |
| Onu göremiyorum. - Vurmaya geliyor. | Open Subtitles | لا أستطيع أن اراها إنها قادمه لتصطدم بنا |
| Vücudumun benim asla göremeyeceğim yerlerini... görüyorsun. | Open Subtitles | أنت تَرى أجزاءَ من جسمِي التي لن يمكنني ان اراها. |
| Bakabilir miyim lütfen? | Open Subtitles | هل يمكنني ان اراها ؟ |
| Onunla evleneceğim falan demiyorum ama onu yedek anahtar olarak da görmüyorum. | Open Subtitles | لا اقول اني انتوي الزواج منها او شيئا من هذا القبيل, لكن 000 انا لا اراها كبديل |
| Nasıl göreyim, altı yıldır savaşıyorum buralarda | Open Subtitles | كيف يمكنني ان اراها ؟ وانا اشارك بالحرب منذ 6 سنوات |
| Ziyafette çiçeği elbisene tak, onu gördüğümde, kabul ettiğini bileyim. | Open Subtitles | ضعي الورده على فستانك في الوليمه وعندما اراها ساعلم بموافقتك |