| Çoktan Zoe'yi sorguladık, bize herşeyi anlattı. | Open Subtitles | لقد استجوبنا زوي مسبقا و قد أخبرتنا بكل شئ |
| Bütün ekibi, iş arkadaşlarını sorguladık. | Open Subtitles | استجوبنا بقوة جميع الموظفين وزملاء العمل. |
| Cyrus'u sorguladık pizza kutusundaki numaranın peşine düştük. | Open Subtitles | نحن استجوبنا سايرس، طاردنا الرقم الذي على علبة البيتزا |
| Annesiyle, kız kardeşiyle, son iki işvereniyle konuştuk. | Open Subtitles | استجوبنا والدته وأخته وربّا عمله السابقين |
| Bütün mahalleyle konuştuk, herhangi bir gerekçeleri var mı diye sorduk. | Open Subtitles | لقد استجوبنا شارعك بأكمله لنحدد ما إذا كان أحد لديه دافع .. و جميعهم لديهم دوافع |
| Bak, 94 tane insanla görüştük, ...ve hiçbirşey yok elimizde. | Open Subtitles | اسمعي، الحقيقة أننا استجوبنا 94 شخصاً، ولمْ نجد شيئاً نستدلّ به. |
| Efendim, kadını sorguya çektik. | Open Subtitles | سيدى ، لقد استجوبنا المرأة. |
| Onu yirmi dört saat boyunca sorguladık ve bir kelime bile etmedi. | Open Subtitles | استجوبنا تلك الفتاة لمدة 24 ساعة ولم تنطق ببنت شفة |
| Hapiste olmayan motorcuların çoğunu sorguladık. | Open Subtitles | لقد استجوبنا أكثر سائقي الدراجات الذين لا يقبعون في السجن حالياً |
| Onun halkından bir sürü kişiyi sorguladık... ama kimse sizin hayatınıza kast eden saldırıya.. | Open Subtitles | لقد استجوبنا الكثير من أهله ولكن لا توجد هناك أي معلومات |
| O dönemde dışlanan herkesi sorguladık. | Open Subtitles | لقد استجوبنا جميع المنبوذين وقتها |
| Rachel'in tüm arkadaşlarını ve iş arkadaşlarını sorguladık. | Open Subtitles | استجوبنا معظم أصدقاء (رايتشل) وزملائها بالعمل |
| Gözetleme ekibini sorguladık. | Open Subtitles | لقد استجوبنا رجال المراقبة |
| Bayan Rivera'nın eski işverenlerinin personellerini de sorguladık. | Open Subtitles | استجوبنا طاقم أرباب عمل السيّدة( رفيرا)السابقين... |
| Grup evinden çıkan 19 kişiyle konuştuk. | Open Subtitles | اذن لقد استجوبنا 19 شخصا الذين خرجوا من المنزل |
| Herkesle konuştuk ve elde var sıfır. | Open Subtitles | لقد استجوبنا كل شخص بدون فائدة |
| Binadakilerle konuştuk. | Open Subtitles | لقد استجوبنا البناية |
| İlginç bir teori ama tüm o deli hayanlar ile görüştük ve hepsinin de mazereti var. | Open Subtitles | نظريّة مُثيرة للإهتمام، لكننا استجوبنا جميع أولئك المُعجبين المجنونين، ولديهم جميعاً أعذار غياب. |
| Fakat biz bu adamların hepsiyle görüştük. | Open Subtitles | و لكن استجوبنا كل واحد من هؤلاء .... |
| Sonra Weckler'ın kızı Tatum'la görüştük. | Open Subtitles | ثم استجوبنا ابنة (واكلر) (تاتم) |
| Biz köylüleri sorguya aldık. | Open Subtitles | لقد استجوبنا القرويين |
| Adamlarını sorguya çektik. Liverpool'a gitmiş. | Open Subtitles | استجوبنا رجاله - ذهب إلى (ليفربول) - |