ويكيبيديا

    "استعار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ödünç aldı
        
    • ödünç almış
        
    • almıştı
        
    • ödünç aldığını
        
    Motosikletli taksi şoförü olmak için lastikleri yamalı, çok eski bir motosiklet ödünç aldı. TED استعار دراجة نارية قديمة بإطارات كانت تبدو كرقع القماش أكثر من كونها إطارات ليصبح سائق أجرة بدراجة نارية.
    Bir sene kız kardeşinin mezuniyet elbisesini ödünç aldı ve o elbiseyle ne yaptı, bilmiyoruz. Open Subtitles استعار يوماَ ثوب شقيقته للحفلات الموسيقية وماذا فعل بذلك الثوب لا ندري
    Dün sabah bir kitap ödünç almış. Open Subtitles لقد استعار كتابا صباح أمس,
    Kiralamış ya da ödünç almış olamaz mı? Open Subtitles هل استعار أو استأجر قارباً؟
    Yanımızda oturan son adam, tost makinemi almıştı. Open Subtitles الشخص الأخير الذي عاش في البيت المجاور استعار محمصتي..
    Lanley bu raylı sistemi inşa etmem için beni işe almıştı. Open Subtitles (لانلي) استعار بخدماتي لكيّ أبني القطار المعلق
    Bak, Kid şu Reno anlaşması için parayı ...ödünç aldığını söylememişti. Open Subtitles كيد لم يقول لك انه استعار المال لصفقة رينو
    Kyle'ın arabasını ödünç aldı, dışarı çıktı, adamın birini vurdu evinize geldi, arabayı bıraktı, silahı sakladı. Open Subtitles لقد استعار سيارة كايلي خرج, قتل رجل عاد إلى منزلكم, أعاد سيارة خبئ المسدس
    Midesi de nasıl kazınmış, bir but ödünç aldı. Open Subtitles وكان جائعاً للغاية لذا استعار قطعة من اللحم
    - Alex Joseph bu Humvee'yi ödünç aldı. Open Subtitles استعار أليكس جوزيف تلك القاطرة
    Şey, birkaç yıl önce arabamı ödünç aldı. Open Subtitles لقد استعار سيارتي قبل بضعة سنوات.
    - Selam. Neredeyse bitiriyorum. Erkek arkadaşım taşınmam için bir kamyonet ödünç aldı. Open Subtitles اكاد انتهي، استعار صديقي شاحنة لنقلي
    Benim takma adımı ödünç almış olabilir, Ama bu herif bilmiyor Tekniklerim hakkında ilk şey Open Subtitles "لعلّه استعار لقبي ولكن هذا الرجل لا يعرف شيئاً عن أساليبي..."
    Sanki telefonunu ödünç almış gibi. Open Subtitles يبدوا أنه استعار هاتفه
    Çocuklar, korkarım Bay Simpson mikserimizi ve kupalarımızı ödünç almış. Open Subtitles أخشى يا (أطفال) أن السيد (سيمبسون)... استعار خلاطنا وأكوابنا
    Porto Riko'ya gitmek için valizimizi ödünç almıştı ama başkalarının eşyalarına adını yazmaktan hiç bıkmıyor. Open Subtitles (استعار حقيبة للذهاب لـ (بورتوريكو لكنه لم يتعب أبداً من وضع اسمه . على أغراض الآخرين
    Jay bunu bir striptizciden almıştı. Open Subtitles جاي) استعار هذا من متعرية)
    Frankie'nin bir Iraklının cep telefonunu ödünç aldığını ve geri vermeyi unuttuğunu söylemişti. Open Subtitles ( فى الجنازة ، سألنى ( ووكر عن هاتف الشخص العراقى قال ان ( فرانكى ) قد استعار هاتف رجل عراقى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد