Siz onu zaten hafife aldınız ve o da giderek güçlendi. | Open Subtitles | أنت استهنت به بالفعل , و هو لا ينفك يزداد قوة |
Ulusun en iyi askerlerinden birinin dövüş yeteneğini hafife almışım. | Open Subtitles | حسناً ، لقد استهنت بمهاراة القتال لأحد جنود وطننا |
Hatam için daha büyük bir sitem olamazdı, hepsi benim suçum, unuttuğumu sanma sakın, hafife aldığımı sanma! | Open Subtitles | لن يكون هناك مزيدا من التأنيب لما اقترفته كل ذلك من فعلتي,لا تظنين اني نسيت لا تظنين انني استهنت بها |
Onu bir defa küçümsedim. Bir daha asla. | Open Subtitles | لقد استهنت بقدرته مرة, لن استهين به مرة آخرى أبداً |
Seni küçümsemiş olabilirim. | Open Subtitles | ربما أكون قد استهنت بكِ |
Görünen o ki durum hakkındaki farkındalığını küçümsemişim. | Open Subtitles | يبدو أنني استهنت بإلمامك للوضع. |
Hâlâ onu en son hafife aldığım zamandan kalan bir yaram var. | Open Subtitles | مازالت لدي ندبه من تلك المرة التي استهنت بها |
Belli ki Şehrin Hanımefendisini hafife almışsın. | Open Subtitles | حسناً , يبدو وكأنك قد استهنت بسيدة المدينة |
Eğer peşinizdeki bu adamsa, pervasızlığınızı ve cesaretinizi hafife almışım demektir. | Open Subtitles | إذا كان هو الشخص الذي يلاحقك، يجب أن أقول إنني استهنت إما بتهورك أو بشجاعتك. |
Eğer peşinizdeki bu adamsa, pervasızlığınızı ve cesaretinizi hafife almışım demektir. | Open Subtitles | إذا كان هو الشخص الذي يلاحقك، يجب أن أقول إنني استهنت إما بتهورك أو بشجاعتك. |
Açıkçası, kurulu biraz hafife aldım. Fakat bana şunu söyle bu noktalara geldiğimize göre ve evimize bir ziyarette bulunup adamlarımıza bunu yaptıktan sonra nasıl bir karşılık vermemi beklersin? | Open Subtitles | أقصد، واضح أنّي استهنت بالحزب ... هذا لن يتكرر، لكن أخبرني |
Vali olarak yeteneklerini kesinlikle hafife almışım. | Open Subtitles | قطعا استهنت بقدراتك سيدي الحاكم |
Komiser Mulaney'i hafife almışsın. | Open Subtitles | لقد استهنت بقدرات الكابتن مولاني |
Tribbiani, seni hafife almışım. | Open Subtitles | ...طيب يا تريبيانى أنا استهنت بيك. |
Seni hafife almışım. | Open Subtitles | لقد استهنت بقدراتك |
Fakat ben onu kaybettim. Orayla olan bağlarını küçümsedim. | Open Subtitles | وأنا فقدته، استهنت بشدّة تعلّقه بالعالم الآخر |
Affedersin. Seni küçümsedim. | Open Subtitles | أنا آسف، لقد استهنت بك |
Luci, bütün varlığım boyunca senin beni sinir etme kapasiteni ve içindeki iyiliği daima küçümsedim. | Open Subtitles | لوسي) ، استمع إلىّ ، لقد استهنت بك) ، طوال فترة وجودي سواء في قدرتك على إحباطي |
Seni küçümsemiş olabilirim, Ben Larson. | Open Subtitles | لرُبما استهنت بك ، يا ( بين لارسون ) |
Umduğumdan kuvvetli çıktın. Sizi küçümsemişim sanırım... | Open Subtitles | إنّك أقوى مما حسبت، أظنني استهنت بك. |
- Seni küçümsemişim. | Open Subtitles | لقد استهنت بكِ. |