| Bakanın, Washington'daki bazı arkadaşları beni Kızılderili bölgesine görevlendirdi. | Open Subtitles | يعني الحاكم حصل لي على عقد هنا من بعض اصدقاءه في واشنطن وقد تم تعييني وكيل الهنود لهذه المقاطعة |
| arkadaşları onu yarın gece buraya getirecekler vampir olmadığımı kanıtlamak için. | Open Subtitles | سيحضره اصدقاءه غدا ليلا ليثبتوا له انني لست مصاص للدماء |
| Babam ve arkadaşları da bu okulun mezunlarıydı. | Open Subtitles | وأبي كذلك كان خريجا من هذه الكلية وكذلك كان اصدقاءه |
| Birkaç iş arkadaşı ve arkadaşlarıyla görüşme yaptık. | Open Subtitles | لقد قابلنا بالفعل العديد من اصدقاءه وزملاءه. |
| Oğlunuzun, dışarılarda, kimbilir nerede olduğunu bilmemeniz yerine, evinde, arkadaşlarıyla oturup, kamerayla, ya da bilgisayarla oynamasını tercih edersiniz. | Open Subtitles | كنت لــ تفضلين ان يكون أبنكِ يجلس مع اصدقاءه في غرفته مع الكاميراتِ على ان يكون خارجاً والله وحــّدهِ يعلم اين ِ |
| O çavuş şaka yapıyordur.Salak arkadaşlarını etkilemeye çalışıyordur. | Open Subtitles | ذلك العريف كان يمزح كان يحاول اثارة اعجاب اصدقاءه الاغبياء |
| İyi ki eski arkadaşları arasında komisyon almasına yardımcı olmakta istekli olan bazı arkadaşları var. | Open Subtitles | من حسن حظه بان بعض اصدقاءه القدماء مستعدون لمساعدته ليحصل على توصية |
| arkadaşları, 75. yaş günü için ona kutlama hazırlamışlardı. | Open Subtitles | اعد له اصدقاءه عيد ميلاده الخامس والسبعين |
| Korkuları, arkadaşları tarafından rahatlatılması gerekiyordu. | Open Subtitles | مخاوفه، حاجته لأن يقوموا اصدقاءه هؤلاء بطمأنته |
| Kırmızı kostümlü, koca götlü, en iyi arkadaşları geyikler olan... | Open Subtitles | بدلة حمراء ، خلفية سمينة اصدقاءه المقربين الرنة |
| arkadaşları onu yerde bulmuş. | Open Subtitles | اصدقاءه وجدواه مجمدا وسرعان ما هرعوا به الى هنا |
| Hayatını derinlemesine inceleyeceğiz ailesi, arkadaşları, işi. | Open Subtitles | لذا سيكون علينا ان نبحث كل ما هو في حياته عائلته,عمله و اصدقاءه |
| Eğer Bay Plank ve arkadaşları suçlu bulunursa uzun bir süreliğine hapse girecekler. | Open Subtitles | لأنه إذا ثبتت التهمه على سيد بلانك و اصدقاءه عندها سيسجنون لوقت طويل جداً |
| Arada bir onun arkadaşları gelirdi. | Open Subtitles | الكثير من اصدقاءه يأتون إلى هنا لفترة واخرى |
| Şu anda Peers ve arkadaşları bilgi topluyorlar. | Open Subtitles | "فيسينت" و اصدقاءه يجمعون المعلومات حتي الان |
| Yarım saat önce bir kaç kasaba ilerideki arkadaşları İngiliz 2. Birliğini ve onu koruyan zırhlıları gördüklerini söylüyorlar. | Open Subtitles | اصدقاءه راوا الفرقه "البريطانيه" الثانيه و الحرس المدرع يمرون منذ نصف ساعه |
| Onun en iyi arkadaşları Compton, Muck ve Penkala'ydı. | Open Subtitles | اعز اصدقاءه كانوا "كومبتون" و "ماك" و "بينكالا" |
| Beni bütün arkadaşlarıyla yatmaya zorladı. Ve ben... Sakin bir hayat istiyorum. | Open Subtitles | كان يحاول ارغامي على النوم مع اصدقاءه |
| Buraya gelip liseli arkadaşlarıyla ot içerdi. | Open Subtitles | كان يأتي إلى هنا يشرب ويدخن مع اصدقاءه |
| Evini hiç görmedin veya arkadaşlarıyla hiç tanışmadın. | Open Subtitles | لم تزوري مكان سكنه ولم تقابلي اصدقاءه |
| Benim yerime arkadaşlarını, içkiyi ve üzerime kumar oynamayı tercih etti. | Open Subtitles | لقد اختار اصدقاءه وشرابه ومراهناته وتركني |