Herkesi samimiyetime ikna etmek için, gerektiğinden fazla adam öldürmeyeceğime seni temin ederim. | Open Subtitles | انا اضمن لك اننى لن اقتل مزيد من الناس اذا اقنعتهم بالولاء لى. |
Büyükannemle olan dostluğunun şerefine bu adamı öldüreceğimi temin ederim. | Open Subtitles | كتقدير لصداقتك مع جدتي اضمن لك ان اقضي على هذا الرجل |
Size garanti ederim, orada Birleşik Devletler'e ait altın yok. | Open Subtitles | يمكنني أن اضمن لك أنه لا يوجد ذهب أمريكي هناك |
İlk olarak, garanti ederim ki okul kitaplarının gizli ajan virüsleri yoktu ve korku hikayeleri de yoktu. | TED | أولاً، استطيع أن اضمن لكم أن كتب المنهج لم تكن تحكي عن عملاء سريين من الفيروسات ، و لم يكن بها قصص رعب. |
Bir de şu makineli tüfekleri binaların çatısına kurulacağını garanti ediyorum, ve her kim bu işe kargaşa çıkarmaya teşebbüs ederse... | Open Subtitles | انا ايضا اضمن ان مدافع الماكينه ستوضع على اسطح الابنيه واى واحد يحاول ان يتدخل فى هذه الخدمه |
Sadece yatmıyacağımı garantiye almaya çalıştığım zamanlar. | Open Subtitles | . فقط لكي اضمن انه لن يحدث لي شيء |
Lakin sizi temin ederim ki, Zeyna değişti. | Open Subtitles | ولكنى استطيع ان اضمن لكم ان زينه اصبحت امرأه مختلفه لقد رأيت ذلك بنفسى 297 00: 29: 57,457 |
Bayan Post, sizi temin ederim ki Buffy hem işine kendini adamış hem de çalışkandır. | Open Subtitles | سيدة بوست يمكننى ان اضمن لكى ان بافى , مدربة وحريصة جيدا |
Ama sizi temin ederim, burada hiçbir eş yok ki kendisine para yok dendiğinde şöyle demesin: "Peki. | Open Subtitles | أو أي كان ولكني اضمن لك أنه لا يوجد أي امرأه هنا التي إن قيل لها أنه لا يوجد المزيد من المال للحصول عليه لن تقول حسنا |
Böyle bir şeyin doğal olduğu bir dünyada yaşıyor olsan bile seni temin ederim ki, Megan buna yanaşmaz. | Open Subtitles | حتى لو كنت تعيش في عالم يحدث فيه ذلك اضمن لك ان ميغن لن تفعل ذلك |
Sizinle bir sorunum yok, ...ve sizi temin ederim ki, benimle veya ortaklarımla sorun yaşamak istemezsiniz, ha? | Open Subtitles | ولكن ليس لى مشكلة معكم. وانا اضمن انكم لا تريدون مشاكل معي او مع اللذين اعمل معهم. |
Herkes orada olacak. Evet, bilemiyorum... Tüm sosyetenin orada olacağını temin ederim. | Open Subtitles | الجميع سيكون هناك يمكنني ان اضمن لك ان كل دور التصميم المشهورة ستكون هناك |
Belki siz değil ama ben kurtulacağım Size bunu garanti ederim. | Open Subtitles | ربما انت لن تخرج لكنني سأخرج أنا اضمن لك ذلك |
Ve dahası, şayet siz buraya tekrar gelirsen boynunu kıracağımı da garanti ederim. | Open Subtitles | واكثر من ذلك , اضمن انه لو اتيت الى هذا المكان مره اخرى فسوف اكسر عنقك بنفسى هذا كل ما عندى |
Bunu garanti etmem. Yapanı öldüreceğimi garanti ederim. | Open Subtitles | انا لا اضمن ذلك اضمن بان اقتل من يفعل ذلك |
Daha çok müşteri toplayacağını garanti ederim. | Open Subtitles | . وانا اضمن لك انه سيكون هناك المزيد من الزبائن |
Bu işi nasıl becerdi bilmiyorum, ama size tek bir şeyi garanti ederim efendim. | Open Subtitles | انا لا اعلم كيف وصل الى هنا ولكننى اضمن شيئا واحد سيدى |
Sizlere garanti ediyorum... bu katil yakalanacak. | Open Subtitles | يمكنني أن اضمن ذلك لك هذا القاتل سيتم القاء القبض عليه |
Sizi bir daha yakalayacak olursam garanti ediyorum bundan beter ederim. | Open Subtitles | اذا أمسكت بأحدكم ثانية انا اضمن لك أنه سيكون الأمر أسوء من ذلك |
- Güvenliğin garantiye alınacak. | Open Subtitles | سلامتك اضمن ان يمكن نعم، |
Arkamda bir dizi mezardan başka bir şey bırakmayacağım konusunda garanti veremem. | Open Subtitles | لا اضمن ان اترك شيئا خلفي غير خط من القبور |
Yuzde yuz garanti veririm ki... bunu aklina sokan o degil. | Open Subtitles | اني اضمن لك بنسبة %100 بأن اخوه ليس هو الذي أوصله لهذه الحالة |
Burada evlenen çiftlere, garanti veriyorum ki... hayatlarının sonuna kadar beraber olurlar. | Open Subtitles | الزوج الذي يتزوج هنا انا شخصياً اضمن ان زواجهما سيدوم مدى الحياة |
Baskı altında öylece kalamayacağımın garantisini veremem. | Open Subtitles | لا استطيع ان اضمن انني لن اتراجع تحت الظغط |