| Şartlı tahliye kuruluna Carrie hakkında gerçekleri söylediğin için teşekkür etmek istemiştim. | Open Subtitles | انا هنا لأشكرك لانك اخبرتى مسؤلين اطلاق السراح المشروط الحقيقة عن كارى |
| Yaklaşmakta olan Şartlı tahliye duruşmanı iyi etkileyecek bir şey söyleyemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا وضع في الكلمة الطيبة في محاكمة اطلاق السراح المقبله |
| Belki bilmiyorsunuzdur, algoritmaların Şartlı tahliye ve ceza kararlarında kullanımı giderek artıyor. | TED | ربما لا تعلم هذا، لكن الخوارزميات وبازدياد تُستعمل في اطلاق السراح وقرارات اصدار الأحكام. |
| Boston'daki yargıçla konuştum, Şartlı tahliyeyi kabul edecek. | Open Subtitles | لقد تكلمت مع القاضي في بوسطن و سيوافق علي اطلاق السراح المشروط |
| Onu yatağa kelepçeledim ve Şartlı tahliye kurallarını çiğnemekten tutukladım. | Open Subtitles | قيّدته بالفراش واحتجزته بتهمة انتهاك اطلاق السراح المشروط. |
| Harry aradı, Hank'i şartı tahliye kurallarını ihlalden tutukladıkları söyledi. | Open Subtitles | اتصل "هاري" وقال إنه سيعتقل "هانك" لانتهاك اطلاق السراح المشروط. |
| En başından, Şartlı tahliye koşullarını ciddi şekilde ihlal ettiniz. | Open Subtitles | أولاً، أنت مذنب بانتهاك شروط اطلاق السراح. |
| Şartlı tahliye edildiniz. Eyaleti terk edemezsiniz. | Open Subtitles | انتم الاثنين تحت اطلاق السراح المشروط و لا يمكنكم مغادرة الولاية.. |
| Şartlı tahliye memurum bana iş verebileceğini söyledi. | Open Subtitles | جرايرسون ضابط اطلاق السراح الخاص بي أخبرني ان آتي الى هنا وارى اذا كان لديك وظيفة لي |
| Şartlı tahliye memurum bana iş verebileceğini söyledi. | Open Subtitles | جرايرسون ضابط اطلاق السراح الخاص بي أخبرني ان آتي الى هنا وارى اذا كان لديك وظيفة لي |
| "Birleşik Devletler Şartlı tahliye Komisyonu... | Open Subtitles | ..هذا من لجنة اطلاق السراح الأمريكية ليظهر ان |
| Jack, beni planına dahil edecek misin? Ve Rudi Collett'la irtibata geç, Şartlı tahliye memuru. | Open Subtitles | واجعلى الضابط ريدي كوليت هو المسئول عن اطلاق السراح |
| Artık Şartlı tahliye ihlalleri için FBI'yı mı gönderiyorlar? | Open Subtitles | يرسلون أف بي آي الآن من اجل خروق اطلاق السراح المشروط؟ |
| Eğer her ikimiz de görevimizi yaparsak onun Şartlı tahliye süresini atlatmasını sağlayabiliriz. | Open Subtitles | ان قمنا كلانا بعملنا فقد نتمكن فعلا من جعله يمر بفترة اطلاق السراح المشروط |
| Ben de zamanimi New Jersey sartli tahliye kurulundaki eski dostlarimla konusarak geciririm. | Open Subtitles | انا، انا احب قضاء وقتى بالدردشة مع اصدقائى القدامى مع لجنة اطلاق السراح المشروط بنيو جيرسى |
| Şartlı tahliye edilenlerin en çok nefret ettikleri şey hapistir. | Open Subtitles | لا شئ يكرهه الذين تحت حكم اطلاق السراح المشروط اكثر من السجن |
| Özürler, Şartlı tahliyeyi bekleyen mahkûmlar içindir. | Open Subtitles | الاعتذارات هي للمدانين الذين يبحثون عن اطلاق السراح المشروط |
| Yanılıyorsam düzelt, suçlularla takılan suçlular, Şartlı tahliyeyi ihlâl eder. | Open Subtitles | صححوني اذا اخطأت, لكن مجرد كونك حول مجرمين هي مخالفة اطلاق السراح المشروط |