| Sizlere Dame Cicely Saunders'tan bir alıntı yapacağım, kendisiyle bir tıp öğrencisiyken tanışmıştım. | TED | هذا اقتباس من دايم سيسلي ساوندرس، التي تعرفت عليها عندما كنت طالب بكلية الطب. |
| İster inanın ister inanmayın bu alıntı İsrail başbakanına ait, Ama Ben-Gurion ya da Şah döneminden Golda Meir'e ait değil. | TED | صدّقوا أو لا تصدّقوا، هذا اقتباس عن رأيس الوزراء الإسرائيليّ، لكن ليس بن غرويون أو غوالدا ماير من حقبة الشاه. |
| Sevinçli olmak istiyorsam, bir alıntı yapabilirim. | TED | إذا أردت أن أرفع معنوياتي، قد أحصل على اقتباس. |
| Antremanlarla geçen bu geçen yıl boyunca Teddy Roosevelt'in şöyle özetleyebileceğim sözü beynimde dolanıyordu. | TED | وطوال هذا العام الماضي الذي قضيته في التدريب، كان لدي اقتباس من تيدي روزفلت لأسترجعه، وهو يحوم في ذهني، |
| Günün birinde Tırnak içine almak zorunda kalmayacağın bir sevgili bulacaksın. | Open Subtitles | يوماً ما، ستجد خليلة لن تحتاج لوضع علامتي اقتباس حولها |
| -Sana bir replik okumamı ister misin? | Open Subtitles | هل تمانع إذا أشارك اقتباس معك؟ |
| bilmek istediklerini yazıyorlar. Bu, Virginia'daki Troy'un mektubundan bir alıntı, 50 sayfalık mektuptan bir alıntı. | TED | هذا مقتطف من خطاب تروي من فيرجينيا، اقتباس من خطاب طوله خمسين صفحة. |
| Gösterinin başlığı bir hikayeye dayalı ve bu hikaye annemle ilgili. Annemin söylediği bir şeyden alıntı aslında. | TED | اسم العرض يقوم على هذه القصة التي سأقصها عن والدتي. وهي مقتطفة من اقتباس عنها. |
| Özür dilerim ama, bu benim değil, bir alıntı. | Open Subtitles | مع كامل احترامي لم تكن هذه كلماتي بل كانت اقتباس |
| Ölü çocuklarla ilgili sözlerinizden alıntı yapayım Profesör. | Open Subtitles | بإمكاني اقتباس فصل أو بيت من الشعر . عن الأطفال الميتين ، يا برفسور |
| Klişe bir alıntı yapmama malzeme verdiğin için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً لأنك أعددتي لي مع اقتباس كلاسيكي أخر |
| O, romandan bir alıntı. "Judith'in Kitabı"nda geçiyor. - İncil'den mi? | Open Subtitles | هو اقتباس ظهر في الرواية، مأخوذ من انجيل يهوذا |
| Şimdi ise elimizde sadece İncil'den bir alıntı var. | Open Subtitles | كل ما لدينا الآن هو اقتباس من الكتاب المقدس. |
| Mektuplarını hep favori filozoflarından alıntı yaparak bitirirdi. | Open Subtitles | في رسائلها دائما ما تختمها بإستخدام اقتباس من أحد فلاسفتها المفضلين |
| Bunu en iyi John Wooden'ın bir sözü anlatır. | TED | وأفضل طريقة لوصف ذلك هي اقتباس لجون وودِن. |
| Benjamin Franklin'in çok güzel bir sözü var: | TED | هناك اقتباس رائع من بنيامين فرانكلين. |
| Belki birini buraya getirip çift Tırnak yapmasını isteyebiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا جلب شخص إلى الموقع ليعدلهما إلى علامتي اقتباس مزدوجتين. |
| Hayır, "Yedi Samuray"dan bir replik. | Open Subtitles | "كلا، إنه اقتباس من "الساموراي السبعة |
| Bir "Aşk Aslında" alıntısı ve bütün kızlar donunu indirir. | Open Subtitles | اقتباس واحد من فيلم "Love Actually" والفتيات سيبدؤون بخلع سراويلهم |
| Peki, Yaratılış 52'ye bir bak bakalım. Belki de yanlış alıntıya bakıyoruzdur. | Open Subtitles | بحث في سفر التكوين 52, ربما انها اقتباس خاطئ. |
| Yasal bir alıntıydı. | Open Subtitles | كان هذا كأنه اقتباس تشريعي |
| -Ama bu durum için özlü sözüm yok! | Open Subtitles | -لكن ليس لدي اقتباس عن هذا! |
| Bunu yazabilirsin. | Open Subtitles | بامكانك اقتباس ذلك مني |
| Özgürlük çanının bir tarafında Musa'dan bir alıntı var, bu alıntı Levililer (Tevrat) kitabındaki bir parağrafta geçiyor ve her yedi yılda bir toprağın nadasa bırakılmas gerektiğini söylüyor. | TED | هناك اقتباس من النبي موسى على جانب جرس الحرية وجاء من كتاب سفر اللاويين وهو يعني ان كل سبع سنوات يجب ان تترك الارض بعلاً |